Bu iş birliği aynı zamanda, sürekli yenilik, sporda mükemmeliyet ve sınırları zorlama anlayışıyla birleşmiş iki İtalyan ikonunun buluşmasıyla doğan özgün ve iddialı bir ortaklığı temsil ediyor. 

Alfa Romeo ve Luna Rossa’nın iş birlikleri; eşi benzeri olmayan bir zorluğa, dünyanın en prestijli yelken kupası olan America’s Cup’a meydan okumaya çıktığı dolu dolu bir yolculuğun başlangıcını yansıtıyor. 38’inci kez düzenlenecek bu yarış, milyonlarca hayranı bir araya getiriyor ve tarihinde ilk kez İtalya’ya, doğa, spor kültürü ve altyapının eşsiz bir şekilde buluştuğu Napoli Körfezi’nin büyüleyici manzarasına konuk oluyor.

Resmî sponsor olarak Alfa Romeo, bu yeni macerayı büyük bir heyecanla sahipleniyor, çünkü Luna Rossa takımıyla: rekabetçi kararlılığı, sofistike teknolojik yenilikle birleştirme felsefesini paylaşıyor. En iddialı hedeflere ulaşmak ve en iyi performansı sergilemek için Alfa Romeo ve Luna Rossa; uzmanlık, tasarım, dünyanın en gelişmiş malzemeleri ve üstün mühendislik tekniklerinden yararlanıyor.

Resmî duyurusu, etkileyici bir videoyla yapılan yeni ortaklık, Alfa Romeo’nun 115 yıllık tarihini ve yeni meydan okumalara göğüs geren, cesaretini anlatan bir hikâyeyle; farklı dünyalardan ama aynı enerjiyle, cesaret, performans, zarafet ve İtalyan ruhuyla hareket eden iki markanın buluşmasını duygusal bir ton ve etkileyici görüntülerle anlatıyor.

Video, Luna Rossa ekibinin, “dünyanın en güzel yarışı” olarak bilinen Mille Miglia’nın resmi ekibi olarak, göz kamaştırıcı 1956 model Alfa Romeo 1900 Super Sprint ile yarışa katılacağını duyurmasıyla başlıyor. 17 Haziran’da Brescia’dan başlayacak efsanevi yarışta, Max Sirena’nın, otomobil kullanmakla, teknesinde ekip ruhuyla hareket etme arasında etkileyici bir benzerlik kuracağı; adrenalinin ise aynı kalacağı aktarılıyor.

Bu görüntüler sadece sembolik değil; Alfa Romeo ile Luna Rossa arasındaki iş birliğinin özünü de haber veriyor: performans ve yenilik vizyonuyla birleşen iki olağanüstü İtalyan kuruluş arasında somut bir teknik sinerji. Bu iş birliği yalnızca görünürlük ya da iletişimle sınırlı kalmayıp, gerçek bir yetkinlik alışverişine dönüşüyor.