Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Şahsuvaroğlu, "Sektörün tüm paydaşlarının taleplerini dinleyerek hayata geçirilen hızlı önlemlerin, hem ekonomimizde hem de sektörümüzde beklenenden daha kısa sürede olumlu sonuç alınmasını sağlayacağına inancımız tam." dedi.

Şahsuvaroğlu, OYDER tarafından bu yıl "Otomotiv Perakendeciliğinde Dijital Dünya" temasıyla 9'uncusu düzenlenen Otomotiv Kongresi'nde yaptığı konuşmada, ÖTV ve KDV indirimlerinin hayata geçirilmesiyle otomotiv sektörünün adeta uçurumun kenarından alındığını söyledi.

Alınan hızlı önlemlerin sektörde olumlu sonuç alınmasına katkı sağlayacağını dile getiren Şahsuvaroğlu, "Bununla beraber ÖTV matrahlarının yükseltilmesi de hem yeni araç satışının desteklenmesi hem de yerli üretilen araçların daha ulaşılabilir olmasına imkan tanımıştır. Ayrıca, şubat ayında BDDK tarafından açıklanan düzenleme neticesinde taşıt kredilerindeki en uzun vade 48 aydan 60 aya, kredilendirme limiti ise 100 bin TL’den 120 bin TL’ye yükseltilmiştir. Sektörün tüm paydaşlarının taleplerini dinleyerek hayata geçirilen hızlı önlemlerin, hem ekonomimizde hem de sektörümüzde beklenenden daha kısa sürede olumlu sonuç alınmasını sağlayacağına inancımız tamdır." ifadelerini kullandı.

Kurumsal kullanılmış araç ticaretinin önündeki büyük engellerden biri olan KDV oranı hususunda Hazine ve Maliye Bakanlığının yaptığı çalışma ile ticari araçların üzerindeki sorunun çözüldüğünü ifade eden Şahsuvaroğlu, şunları kaydetti: 

"Hepimizi heyecanlandıran ve Cumhurbaşkanlığı himayesinde oluşturulan Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu tarafından yerli otomobil markasının hayata geçirilmesini sabırsızlıkla bekliyoruz. Bu bağlamda Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği ve Türkiye’nin dört bir yanına dağılmış otomotiv perakendecileri olarak, üzerimize düşecek bütün görevleri bugünden üstlenmeye talip olduğumuzu, hazır olduğumuzu ve gereken her desteği vereceğimizi ifade ediyoruz. Yeni otomotiv teknolojileri ve Avrupa Birliği regülasyonları ile de uyumlu bir vergi sistemini oluşturmak için OYDER olarak her türlü katkıyı vermeye hazırız."

"Petrol Ofisi'nin ana hissedarı, ikinci el araç alım-satım işine giriyor"

Petrol Ofisi Madeni Yağlar Direktörü Sezgin Gürsu da Petrol Ofisi'nin 78 yıllık geçmişiyle Türkiye'nin içinden çıkmış çok köklü bir marka olduğunu belirterek, "2018 sonuçlarıyla Türkiye'nin 3. büyük şirketi... Birçok şirkete nasip olmayacak şekilde yaygın dağıtım ağı, yaygın depolama tesisleri, akaryakıt istasyonları ve hava ikmal üniteleriyle Türkiye'nin en büyük güçlerinden biri. Elektrikli araçlar konusunda da hazırlıklar yapıyoruz. Geçen sene başlattığımız bir projeyle kendi markamızda E-POwer istasyonları var. Şu anda 10'un üzerinde istasyonda elektrik şarj ünitelerini kurmuş durumdayız." şeklinde konuştu. 

 

Gürsu, ikinci el araç ticaretine değinirken, "Petrol Ofisi'nin ana hissedarı, ikinci el araç alım-satım işine giriyor ve ilk uygulamasını Türkiye'de yapıyor. Seçilmiş Petrol Ofisi istasyonlarında faaliyete geçecek olan bu uygulama, 1 Nisan'da Libadiye Petrol Ofisi istasyonunda başlıyor." ifadelerini kullandı. 

 

Otomotivin madeni yağ sektöründen beklediği 3 temel faktör bulunduğuna işaret eden Gürsu, bunları "daha düşük yakıt tüketimi", "çevre egzoz emisyon şartlarına uyum" ve "düşük motor hacmiyle daha yüksek performans" olarak sıraladı.

Madeni yağ teknolojisinin de değiştiğini ve daha ince yağlara geçilmeye başlandığını ifade eden Gürsu, yağ çeşitlerinin geçmişten bugüne giderek artmaya başladığını ve tüm markaların ihtiyacını karşılayacak ürünlere sahip olduklarını söyledi. 

"Trump yönetimi geldiğinden beri son iki senedir faiz oranları 9 kez yükseltildi"

Amerikan Ulusal Otomotiv Bayileri Derneğinin (NADA) önceki dönem başkanı Wesley Lutz da "Otomotiv Perakendeciliğinin Geleceği" başlıklı sunumunda, 2019 başlarında ABD'de araç satışlarında düşüş görüldüğünü ancak sonrasında toparlanma yaşandığını kaydetti.

NADA olarak, otomotiv satışlarında gelecek 4 yıl işlerin iyi gideceği yönünde beklentileri olduğunu dile getiren Lutz, "ABD’de de Ford, General Motor, Chrysler sedan işi otomobilden çıkmaya karar verdi. Pazarımızda Hyundai, Toyota, Honda sedan işi otomobil üretimi yapmaya devam ediyor." dedi.

Lutz, teşviklerin 2016'dan bu yana düşüş göstermesinin kendileri için endişe verici olduğuna dikkati çekerek, "Trump yönetimi geldiğinden beri son 2 senedir faiz oranları 9 kez yükseltildi. ABD'deki yetkili satıcılar, faiz yükseltilip teşvikler düşürüldüğü zaman tabii ki büyük zorluklarla karşılaştı. Ortalama işlem fiyatımız tırmanışa geçti, 35 bin doların üzerine çıktık. Bu aslında kamyon satışlarımızla ilgili." ifadelerini kullandı.

190 milyon ziyaret

Otomotiv tüketicilerinin davranışlarını analiz eden Sophus 3'un Kurucusu Marcus Hodgkinson ise otomotiv markalarının reklam kampanyaları ile internet sitelerinin ziyaret edilme sayısı arasında doğru orantı olduğunu söyledi.

Türkiye'de otomotive olan online ilginin çok yüksek olduğunu belirten Hodgkinson, Türkiye'deki otomobil markalarının internet sitelerine 2018'de 190 milyon ziyaret gerçekleştiğini bildirdi.

Hodgkinson, geçen yıl Türkiye'de otomobil markalarının, kampanyalarına 55 milyon avro harcadığını belirterek, Türk müşterilerin Ford ve Volkswagen gibi küresel markalara dijital ilgisinin yüksek olduğunu söyledi.

Yapı Kredi Bankası Genel Müdür Yardımcısı Serkan Ülgen, dijitalleşmenin bankacılık ve otomotiv için önemini vurgulayarak, bankacılık ve otomotivin birbirini etkileyen sektörler olduğunu kaydetti. 

Autorola Global Satış Direktörü Morten Holmsten, "Avrupa’da Otomotiv Sektöründe Yaşanan Yıkıcı Değişimi" başlıklı konuşma yaparken, kongrede ayrıca "Bayilerde Dijitalleşme ve Dijital Pazarlama Örnekleri" konulu bir panel de düzenlendi.

Nissan Türkiye Genel Müdürü Özkök, paneldeki konuşmasında, dijitalleşme ile birlikte otomotiv sektörünün de dönüştüğünü belirterek, otomotivdeki ana trendlerin değiştiğini söyledi.

Yapılan araştırmalara göre, 2030'a kadar otomotivde ana trendlerin başında dijitalleşme ve araç iletişiminin geldiğini anlatan Özkök, bunu sırasıyla bataryalı elektrikli araçlar, yakıt hücreli elektrikli araçlar ve hibrit elektrikli araçların takip ettiğini ifade etti.

 

Özkök, "Dijitalleşme, müşteriyi bire bir dijital platformda takip edebilmek, o müşterinin etrafındaki bütün dijital dünyaya dokunabilmek ve çözümler sunabilmektir. Bunu yapabildiğimiz zaman yarınımızı güvence altına alırız." diye konuştu.

Dijitalleşmenin aynı zamanda müşteriyi mobil platformlarda yakalamayı gerektirdiğine dikkati çeken Özkök, potansiyel müşterilerinin bilgisini mobil platformlardan sağladıklarını anlattı. 

 

"Müşteri, zaten bayiye gelmeden önce birçok bilgi ediniyor"

 

Peugeot Türkiye Genel Müdürü Anaç da otomotiv sektöründe faaliyet gösterenlerin müşteriye karşı her zaman daha duyarlı olduğunu belirterek, dijitalleşmeyle birlikte müşterilerin zaten bayiye gelmeden önce birçok bilgi edindiğini söyledi.

Sektörde verimlilik problemi olduğunun altını çizen Anaç, eylem planları dahilinde bayilerini daha verimli hale getirmek için çalıştıklarını ifade etti.

Anaç, dijitalleşmenin satış ve pazarlamaya olan etkisinden dolayı, otomotiv sektöründe çalışanları yakından ilgilendirdiğini belirterek, firmaların dijital imkanlarla müşterilerini daha iyi tanıması ve müşteriye daha uygun ürünü vermeye odaklanması gerektiğini vurguladı.

 

"Dijitalleşmenin, hayal ettiğiniz müddetçe sonu yok"

 

Ford Otosan Genel Müdür Yardımcısı Yücetürk ise otomotivde dijitalleşmenin birçok dalı olduğunu ancak dijitalleşmenin temelinde teknolojinin getirmiş olduğu imkanlarla muazzam bir veri toplama ve bu veriyi analiz edip yeni ürünler ve hizmetler ortaya çıkarmak olduğunu ifade etti.

Yapılan analizlerin otomotiv firmasının faaliyetlerini şekillendirdiği anlatan Yücetürk, şunları kaydetti:

 

"Her zaman var olacak olan müşterinin ne istediğini, ne isteyebileceğini önden öngörmek ya da problemlerinin ne olacağını önden kestirip ona göre çözümler üretebilmek gerekiyor. Otonom araçların daha fazla dünyamıza girmeye başladığını görelim artık. Belki gelecekte aracı sürmek zorunda kalmayacağız. Belki araçlar bir çalışma ofisine ya da bir eğlence ortamına dönüşecek, o şekilde tasarlanacak. Dolayısıyla kişilerin ya da müşterilerimizin taleplerine göre değişik tasarımları ortaya koyabileceğimiz bir otomotiv dünyasında doğru gidiyoruz. Dijitalleşmenin, hayal ettiğiniz müddetçe sonu yok."