Dolar $
32.59
%0.22 0.07
Euro €
34.81
%0.5 0.17
Sterlin £
40.38
%0.55 0.22
Çeyrek Altın
3953.26
%-0.32 -12.47
SON DAKİKA

Yeni bütçe tartışması

Son yıllarda Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bütçesi sık sık tartışılıyor. Hali hazırda birçok kurumdan fazla ödeneğe sahip olan Başkanlığın ödeneğinin gelecek yılki bütçesiyle 17 bakanlıktan yedisini geride bırakacağı konuşuluyor.

2022 Yılı Bütçe Yasası Teklifine göre; Diyanet İşleri Başkanlığı’nın personel giderinin 2021 yılına göre yüzde 24,04 artması öngörüldü. 2021 yılı başlangıç ödeneğine göre Diyanet’in ‘temsil ve tanıtma giderleri’ bütçesinin yüzde 155, hizmet alım giderinin yüzde 27, kar amacı gütmeyen kuruluşlara transfer bütçesinin ise yüzde 12,8 artması teklif edildi.

2021 yılı bütçesinden, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ‘temsil ve tanıtma giderleri’ için 769 bin TL ayrılmıştı. Bu kalem için 2022 yılı bütçesinden 1 milyon 961 bin TL ayrılması öngörüldü. Buna göre, Diyanet’in temsil ve tanıtma giderleri bütçesinin yüzde 155 artması teklif edildi. Geçen sene yine yüksek olan temsil ve tanıtım bütçesiyle ne gibi bir eksiklik oldu da bu kadar yüksek bir artış öngörüldü? Ya da açıklanan enflasyon rakamı bize söylenenden daha mı fazla ki artış oranı bu oranda yapılıyor? Yani aslında bu artış bile ekonomimizin ne kadar kötü ilerlediğinin bir göstergesi.

Zaten iddia o ki, ekonomideki kötü gidişin sebeplerinden biri de birçok kuruma verilen yüksek bütçeler. Aynı zamanda itibardan tasarruf edilmez anlayışıyla yapılan müsrifçe harcamalar vergi yükünü daha da artırıyor. 

Bunun dışında diğer bakanlıklardan kısılarak diyanete verilen bu bütçeyle eğitim, dışişleri kültür ve daha birçok alanda yatırım yapılabilecekken bütçe sadece tek bir kaynağa aktarılmış oluyor. Ülkenin en çok tanıtım kaynağına sahip olması gereken Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığının toplam bütçeleri yaklaşık olarak 12 milyar TL iken, Diyanete tek başına ayrılan bütçenin 16 milyar TL olması düşündürücü değil mi?

Ülkenin gelişmesinde en önemli kurumlar olan üniversitelerin aldığı ödenekler ise Diyanet İşleri Başkanlığının yanına bile yaklaşamıyor. Örneğin ODTÜ’ye ayrılan ödenek 911.4 milyon TL, Hacettepe 1.6 milyar TL, İstanbul Üniversitesi 1.8 milyar TL, Boğaziçi Üniversitesi 482.1 milyon TL, Marmara Üniversitesi 1 milyar TL, Ege Üniversitesi 1.4 milyar TL. En önemli üniversitelere ayrılan ödenekler bu kadar düşükken, ülkenin gelişiminden söz etmek hayalperestlik olur. 

Ayrıca İstanbul başta olmak üzere ülkemizin birçok noktasında yıkıcı depremler bekleniyor. Son olarak İzmir’de gördüğümüz gibi yanlış şekilde yapılan ve gerektiği gibi denetlenmeyen binalar yüzünden tahribat büyük olurken hala kentsel dönüşüme yeteri kadar ayrılmayan bütçenin anılan kurumlara ayrılması mantıklı mı? 

Sonuç olarak meclisin bütçe ayırması gereken çok daha önemli konular varken zaten bütçesi yüksek olan bir kurumun bütçesinin başka yerlerden kısılarak daha çok arttırılması akıl alır gibi değil. Umarım bu teklifler halkın yararına olacak şekilde tekrar gözden geçirilir ve yeniden düzenlenir.