Ne kadar çok unutuyorum biliyor musunuz? Gerektiği kadar! Eskiden unutkan olduğumu düşünerek üzülürdüm. "Ne olacak benim bu halim" diye hayıflanır dururdum. Genç yaşta adını bildiğim tüm unutkanlık hastalıklarına sahip olduğumu düşünürdüm.
Bu yılki üniversite sınavları 17-18 Haziran' da yapılacak. Merak ettim geçen yıl en çok tercih edilen bölümler hangileriymiş diye baktım. Diş hekimliği, psikoloji, hemşirelik olarak görünüyor.
Her dönemin trendleri var değil mi? Bazen bir dans, bir müzik bazen de bir spor türü hepimizi ardından sürükleyebiliyor.
İçime dokunan bir konuşmaya şahit oldum. Bayramda memlekete gidecek misin dedi kadın arkadaşına. O da gidemeyeceğini söyledi. Sonra pek yakını kalmadığından da bahsetti.
Nane limon kabuğu Bir güzel kaynasın aman ha ha ha ha ha İçine hatmi çiçeği Biraz çöre otu katasın aman ha ha ha ha ha...
Önce evlat belki sonra anne, baba, öğretmen, doktor, mühendis, ev hanımı, iş adamı. Yaşamımız boyunca sahip olduğumuz pek çok sıfattan sadece birkaçını saydım. Bunların hepsi olabileceğimiz gibi bir gün hiçbiri de olmayabiliriz.