Önemli olanın sağlık sıhhat ağız tadı olduğunu unutmadan Hızır 'ın bereketi İlyas'ın duası üzerinize olsun diyerek Hıdırellez'i kutluyorum.
Amaç üzüm yemek mi bağcıyı dövmek mi? Geçen hafta sonu yapılan fahiş yemeğe boykot çağrısı kısmen bazı işyerlerini boşaltsa da sonuçta fiyatlarda bir değişime yol açmamış görünüyor.
Amaç üzüm yemek mi bağcıyı dövmek mi? Geçen hafta sonu yapılan fahiş yemeğe boykot çağrısı kısmen bazı işyerlerini boşaltsa da sonuçta fiyatlarda bir değişime yol açmamış görünüyor.
Daha daha nasılsınız ? Bu cümle size ne hatırlattı desem ? Eskiden bir araya gelen hısım akraba, konu komşu, arkadaş ev oturmalarında bir hal hatır ederdi önce. Sonra hal hatır ikilenir sanki az önce sorulmamışçasına tekrar sorulurdu. Bir tür sohbete ısınma turu gibi düşünebiliriz. Gençler bilmeyebilir. Artık pek öyle ev oturmaları kalmadıysa da benim içimden geldi doğrusu bu soruyu sorarak başlamak.
Dilimizin doğru kullanımı konusunda gitgide daha özensiz olduk. Dil yaşayan bir varlıktır. Zamanla ürer ve değişim gösterir. Duygu ve düşüncelerimizi dilimiz vasıtasıyla birbirimize aktarırız. Nesilden nesile aktardığımız dilin yaşayabilmesi de ancak onu kullanan toplumun diline hakimiyeti ve korumasıyla mümkün olur.
Filmlerde varlıklı baba çocuğuna artık şirketi devir alma zamanının geldiğini söyler. Ama şimdiye dek der alın terimle kurduğum 'imparatorluğumun' kıymetini bilmeli, beni onurlandırmalı, yüzümü kara çıkarmamalısın ! İşte o filmlerdeki evlat biziz. Emanet bırakılan ise vatanımız. Bu kıymetli varlığı daha yükseklere taşımak, gelecek nesillere en iyi şekilde aktarmak da görevimiz. Asıl olan ise gelecek neslin nasıl bir emanete sahip olduğunun bilincine varmasıdır.
Savaşın tarafı değilseniz hariçten gazel okumak kolay. Mazluma üzülüp intikam naraları atmak kolay. Oysa ki savaşı devam ettirmekten başka neye yarar ki kısas. İnsan hayatı her şeyden değerlidir. Tüm acımasızlığına rağmen olan bitenin durmadan dinlenmeden barışı dillendirmek gerek.