Dolar $
32.57
%0.16 0.05
Euro €
34.71
%0.18 0.06
Sterlin £
40.23
%0.18 0.07
Çeyrek Altın
3927.79
%-0.96 -37.62
SON DAKİKA
Son Yazıları

Mevlevi Mutfağı

25 Eki 2021

Hz. Mevlana'nın tasavvuf öğretisinde matbah, Türkçesiyle mutfak çok önemli bir yer tutuyor. Dervişliğe niyetli kişilerin ilk eğitim aldıkları yerdir mutfak. Aşçılık Hz. Mevlâna'nın en çok itibar ettiği bir meslek olup Mevlevilik'te "Aşçı Dede" tabir edilen ruhani anlamda bir makam dahi bulunuyor.

GastroAfyon’da Akif Alataş Bey’in talebi üzerine Mevlevi Mutfağı üzerine bir panelin moderatörlüğünü yapmıştım. Konya’ya gastrofest dolayısıyla gittiğimde ise Hz. Mevlana’nın türbesinin bulunduğu yerde Matbahı ziyaret etmiş ve hakkında anlatılanları dinlemiştim. Birkaç yıl önce yine Konya ziyaretimde gittiğim Somatçi Restoran’ında şef Ulaş Tekerkaya bize Mevlevi mutfağından leziz yemekler sunmuştu.

Bu yüzden olacak ki nerede bir Mevlevi sözü duysam aklıma hemen mutfak geliyor.

Bu konuda en iyi kitap Dr. Nevin Halıcı tarafından yazılan ‘Mevlevi Mutfağı’dır. Mevlevilik’te diğer tasavvufi anlayışlarının aksine dönemin şartlarına göre çok iyi bir mutfaktan bahsetmek mümkün. Tutmaç çorbası, Hassaten Lokma, pekmezli ayva yemeği, gül yapraklı marul salatası ve patlıcan salatası gibi.

Mevlevihane’nin önemli bir bölümü olan matbah, nefis terbiyesi için dergâhta geçirilmesi gereken sayılı günlerin olduğu çile döneminin başladığı bir yerdir. Bu yüzden Mevlevi anlayışında mutfak, ham olanların piştiği yer anlamını taşır. Ayrıca şeyh vefat ettiğinde burada yıkanıp kefenlenir. 

Mevlevi mutfağında gaye sadece yemek pişirmek değil, aynı zamanda sunulan nimetlere karşı özellikle mutfak alanında saygı duymayı öğrenmektir. Bu yüzden mutfakta yiyeceklerin iktisatlı ve verimli bir şekilde kullanımına ve tüketimine büyük önem verilir.

Mevlevi mutfağında Somat, Türkçesiyle sofra adabına büyük önem verilir. Mutfakta yemeklerin hazırlanması kadar yenmesi de dini ritüeller eşliğinde yapılır. Mevlevilerde yemek faaliyeti adeta bir ibadet halidir ve yemek yerken lütfedilen nimetler için sürekli şükredilir.

Yemeğe topluca başlandığı gibi topluca kalkılır. Mevlevilikte bir günde öğlen ve akşam olmak üzere iki kez yemek yenir. Sofrayı müritler hazırlar. Yemeğe tuz ile başlanır ve tuz ile bitirilir. Kazancı Dede, kazanın kapağını açınca, dervişler kazanı ocaktan alırlar ve Kazancı Dede’nin duası ile yemek daveti duyurulur. Şeyhin katılımı ve duası ile yemeğe başlanır ve yemek esnasında kesinlikle konuşulmaz.

Mevlevi mutfağının gerçek temsilcisi konumunda bulunan Konya’daki Somatçi Restoranın kurucusu Ulaş Şefim ’den aldığım bilgiler doğrultusunda, dünya üzerinde 170 civarında kayıtlı Mevlevihane olduğu biliniyor. Ancak bunların aktif olanlarının sayısı tahmini 40 civarındadır. Mevlevihanelerin başında Konya ve ardından Afyon geliyor. Sonrasında Manisa, Eskişehir, Kütahya, Antalya, İstanbul, Çanakkale’de bulunan Mevlevihaneler geliyor.

Çelebi ve Mevlana Celalettin ailesi uğradığı her yere bu Mevlevi kültürünü ve hoşgörüyü götürmüş. En önemlisi mutfağa da bu hoşgörü anlayışını taşımışlar. Bir dervişin dergâhtaki görevlerinin başında mutfak alanındaki başarısı geliyor ve bunları yerine getirdiğinde ise dergâhta cuma günleri özel yemek menüsüyle bir kutlama yapılıyor. ‘Mevlevi Somatı’ adı verilen bu yemekte, tuz, ekmek, tutmaç çorbası, gül yapraklı marul salatası, hassaten lokma, badem helvası, Sirkencübin gibi bir menü oluyor.

İlk açılan Mevlevihane Konya’da Hz. Mevlana’nın türbesinin olduğu yerde bulunuyor. 2. olarak Karahisâr-ı Sahip Sultan Divani Mevlevihane’si geliyor. Burada müze Müdürlüğü yapan Hasan Özpunar Bey’den aldığım bilgiler doğrultusunda, bu Mevlevihane şu an hem cami, hem türbe, hem müze hem de daha önce semahane olarak kullanılıyormuş. Mevlevihane Afyonkarahisar’ın merkezinde bulunuyor.

Afyonkarahisar’ın, Mevlevîlik açısından önemli olmasının bir sebebi, Hz. Mevlana’nın torunu Mutahhara Hatun’un Germiyanoğlu Süleyman Şah’a gelin gelmesidir. Ayrıca Hz. Mevlânâ’nın 6-7 yaşlarında olan oğulları Sultan Veled, Alâeddin Çelebi ile birlikte ve sonraki yıllarda da torunu Ulu Arif Çelebi’nin Mevlevîliği yaymak amacıyla Afyonkarahisar’a geldiği biliniyor. 

Mevlevi Mutfağını tanımanızı ve Konya’daki Somatçi Restoranında da yemeklerini tatmanızı isterim.


Yazarın Son Yazıları
Yazarın En Çok Okunan Yazıları