Dolar $
32.58
%0.2 0.06
Euro €
34.78
%0.41 0.14
Sterlin £
40.41
%0.63 0.25
Çeyrek Altın
3940.36
%-0.64 -25.21
SON DAKİKA

Haksız rekabet ve yeni genelge

Sokağa çıkma yasağı başlayalı bir hafta oldu ancak yasak süresince uygulanacak kısıtlamalarla ilgili sorunlar ve anlaşılamayan konular gündemde yerini almaya devam ediyor. Alkol satışına getirilen yasakla başlayan kısıtlamalara önceki gün yayınlanan genelgeyle yeni yasaklar eklendi. Haliyle konuyla ilgili tartışmalar da sürüyor.

Tartışmaların başında bu yasakların hukuka uygun olup olmadığı geliyor. Normlar hiyerarşisine göre hukuka uygun olmasa da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, katıldığı bir televizyon programında anayasal bir hak olan seyahate bile kısıtlama getirdiklerini, kamu sağlığı açısından gerekli gördükleri için bu önlemi aldıklarını belirtmişti. Ancak kamu sağlığını ilgilendiren konularla ilgili genelge yayınlama yetkisine sahip olan Sağlık Bakanlığıyken, İçişleri Bakanlığı tarafından böyle bir genelge yayınlanmasının da hukuka uygun olup olmadığı tartışılır.

Ancak alkol satışına getirilen kısıtlama dışında yeni gelen satış kısıtlamalarında önlenmek istenen konu haksız rekabet. Haksız rekabet, iktisadi rekabetin iyi niyet kurallarına aykırı olan aldatıcı davranış veya başkaca suretlerle kötüye kullanılması olarak tanımlanabilir. Kanunlarda yerini bulan haksız rekabete karşı cezalar da mevcut. 

Büyük zincir marketlerin her türlü ürünü satarak esnafları zora soktuğunu ve satışlarını düşürdüğünü, bu durumun da haksız rekabete yol açtığını TESK Başkanı Bendevi Palandöken aylardır dile getiriyordu ve küçük esnafın korunması amacıyla buna ilişkin düzenleme yapılması gerektiğini söylüyordu. Ancak yeni düzenleme sadece marketlerde yapılan satışı kapsıyor, internet üzerinden yapılacak alışverişlerle ilgili bir kısıtlama yok. E- ticaret ağı kullanmayan küçük esnaf belki bu yasakla daha çok satış yapabilir ancak sokağa çıkma kısıtlaması varken insanların dükkân dükkân gezmesi de çok olası değil. Bu durumda yine e-ticaret siteleri üzerinden işlerini yürüten büyük firmaların satış yapması daha olası. Ayrıca e-ticaret bu kadar yaygınlaşmışken ve insanlar artık çoğu alışverişini akıllı telefon uygulamalarıyla yaparken haksız rekabetin önüne bu şekilde geçilmesi çok zor.

Esnafın mağduriyetini azaltmak amacıyla yayınlanan bir genelge olsa da mağduriyetlerinin önüne geçmek için atılması gereken daha birçok adım olduğu da ortada. Yapılan yardımlar esnafa nefes aldırmaya yetmiyor, çoğu esnaf borç içinde ve geçim sıkıntısıyla boğuşuyor. İlçe belediyelerine, belediye ihtiyaçlarını bulundukları ilçenin esnaflarından karşılama zorunluluğu getirilse esnaflar için daha yararlı olabilir. Siftah yapmadan dükkânını kapatan binlerce esnaf belki bu şekilde biraz olsun nefes alabilir. Kredi borçlarıyla ilgili düzenleme yapılması ve esnafı korumak amacıyla böyle bir genelge yayınlanması talepler doğrultusunda ortaya çıksa da tekrar söylemek gerekir ki esnaf için bunlar yeterli değil, bu düzenlemelerle gelir elde edip edemeyecekleri ise belli değil. 

Umarım esnafın biraz olsun rahatlaması için kısa zaman içinde daha somut adımlar atılır ve bu şekilde geçinen binlerce insan bu zor durumu atlatır.