Örnek:

“Oğlum şu televizyonun  sesini kıs müdürle toplantı yapıyorum.” 

Aynı evi hem okul, hem işyeri, hem oyun alanı, hem sohbet merkezi, hem cafe hem restorana çevirebilirmişiz.

Evde eşiniz kıyafet, siz spor, çocuklarınız play stationla ilgilenebilirmiş.

Aile içi birlikte yaşama kültürü yerleşebilirmiş.

Kapı zili dakikada on kez çalıp kurye saldırısına uğrayabilirmişiz.

Camdan bakıp maskeli maskesiz insanları sayabilirmişiz. 

Sokağa çıkan insanların yaşları konusunda tahminde bulunabilirmişiz. 

Netflix’te ne kadar gerekli gereksiz dizi varsa hayatımızda bir sezon dolmadan bütün sezonları bitirip yine başa dönebilirmişiz.

Karaöke uygulamalarından sanatçı olma girişimlerinde bulunabilirmişiz. 

Paranın ne olduğunu unutup kredi kartına yüklenerek Lidyalıları hayal kırıklığına uğratabilirmişiz. 

Anneannelerimizin, dedelerimizin, ninelerimizin görüntülü aramayı keşfetmelerini ve de her  dakika görüntülü arama talepleriyle karşı karşıya kalabilirmişiz. 

Veeee…

Böyle devam ederse:

Ayağımızı koltuğa uzatıp müşterilerimize bir şey pazarlıyor olabiliriz.

Böyle devam ederse;

Mutfaktan, yatak odasından ve evin bilahare her yerinden işimizi icra ediyor olabiliriz. 

Böyle devam ederse;

İşe gidip gelirken tasarruf edilen para ile mutfak masrafı arasındaki gelir gider hesaplamalarına kalkışabiliriz. 

Böyle devam ederse;

Şehir merkezinde yüksek kira vermektense kırsala taşınıp kiradan tasarruf etmek hem de daha organik bir yaşama sahip olunabilir.

Böyle devam ederse;

Pratik yemek tarifleri veren sitelere üye olmak gerekebilir.

Böyle devam ederse;

Eve bir tartıyı acilen sipariş etmek gerekebilir. 

Böyle devam ederse;

Kıyafet almadan eşofmanlarımızla bir iş hayatını geçirebiliriz. 

Böyle devam ederse;

Hommade spor.

Hommade cake.

Hommade cafe.

Hommade pizza.

Hommade film vb çalışmalar artabilir.

Böyle devam ederse;

Bir gün hayat normale dönerse normal hayatta nasıl çalışılacağını unutabiliriz.

Böyle devam ederse;

Ne sınıf anılarımız

Ne okul arkadaşlarımız

Ne iş arkadaşlarımız olur.

Ve bir araştırma…

Gallup’un yaptığı bir araştırmaya göre ABD’de evden çalışma oranı Mart ayından bu yana çarpıcı bir şekilde arttı. Nisan ayının sonlarına doğru, ABD'nin tüm ekonomik faaliyetlerinin üçte ikisinden fazlasını oluşturan tüm işçilerin yarısından fazlası, evden tam zamanlı çalıştıklarını söyledi.  ABD işgücünün yalnızca yüzde 26'sı iş yerlerinde çalışmaya devam ediyor.

Dahası, evden çalışanların sadece dörtte biri ofislerinin yeniden açılması halinde gönüllü olarak ofislerine döneceklerini söyledi; bazıları koronavirüs endişeleri nedeniyle evden çalışmayı tercih edeceklerini söylerken, bir kısmı da uzaktan çalışmaya devam etmek istediklerini söyledi. 

Facebook, Twitter gibi bazı küçük teknoloji şirketlerinin ardından, birçok şirket çalışanının yarısının kalıcı olarak evden çalışmasına izin vereceğini duyurdu.  

Yine bahar gelecek

Çok özledik.

Çay sohbetlerini.

Uzun zaman sonra gördüğümüz arkadaşımıza sarılmayı…

Dostça bir tokalaşmayı…

Boğazda kahve içmeyi…

Çocuklarımızı okula bırakmayı…

Öğrencilerin seslerini…

Sinemayı, tiyatroyu…

Komşu muhabbetlerini…

Metroda korkusuzca tıkış tıkış gitmeyi bile…

Nasıl biter ne zaman biter bilmiyorum ama… 

4 yaşındaki çocuğumun yüzündeki maskeyi görünce:

“Sana söz yine bahar gelecek”

demeyi çok istiyorum. 

Umarım bu bahar eskisi gibi bir yaşama döneriz. 

Amerika’da Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri var.  

Bu merkezin yöneticisi geçtiğimiz günlerde bir açıklama yaptı. "İnsanların aşılanmasını ne kadar kolay hale getirirseniz, programınızın başarıya ulaşma olasılığı o kadar artar" 

"Gerçekten bu kadar basit."

Okullar ne olacak?

Okullar ile ilgili kararlar günün koşullarına göre sürekli değişim gösteriyor. 

Milli Eğitim Bakanlığı, okullarda yüz yüze eğitimin ertelendiğini duyurdu. MEB tarafından yapılan açıklamaya göre, yüz yüze eğitim için Cumhurbaşkanlığı Kabine toplantısından çıkacak kararların beklendiği bildirildi. Bu açıklama neticesinde 1 Mart Pazartesi günü daha önce duyurulan yüz yüze eğitim faaliyetleri başlamayacak.

Aslında okullarla ilgili uzaktan eğitim konusunda istediğini bulamayan veli ve öğrenciler bile açılmayla ilgili tedirgin. Dünyada bu konuda anketler yapılıyor ve bu konuda veli ve öğrencilerin görüşlerine başvuruluyor. Ve bu anketlerden çıkan sonuç Çocukların okula dönmesinin önemli eğitimsel ve pratik avantajlarına rağmen velilerin aşılamanın bir ön koşul olması konusunda hemfikir olması. Bu anketlerde veliler okulların açılmasını aşının yapılması şartına bağlıyor.

Yani önce aşı sonra okul…