Dolar $
32.51
%-0.1 -0.03
Euro €
34.76
%-0.2 -0.07
Sterlin £
40.52
%-0.12 -0.05
Çeyrek Altın
3960.54
%-0.34 -13.45
SON DAKİKA
Son Yazıları

Türkiye modeli dünyaya örnek

19 Eki 2020

Türkiye ile Almanya'nın yaz aylarında başlattığı ve birçok ülkenin yürürlüğe koymaya hazırlandığı "Türk karantina modeli" turizm sektörünün kurtarıcısı olarak görülüyor. Pandemide ikinci dalganın başladığına dair belirtilerin yaygınlaşması turizm sektörünü tehdit ederken "Türkiye karantina modeli" dünyada uygulanabilirlik açısından öne çıktı.

Almanya, Türk modelini önce İspanya ile başlatıp ardından bölgesel olarak turizm destinasyonlarını vatandaşlarına açacak. Söz konusu kararda Alman hükümetinin  Ekim’den itibaren etkisini artıran salgın sebebiyle seyahat uyarısı kararı vermesiyle zor durumda kalan Alman turizmcilerin “seyahat yasağının ülke değil, bölge bazında olması” talebinin etkili olduğu belirtiliyor.

Almanya hükümeti daha önce Türkiye ile hayata geçirdiği “Türk karantina modeli”ni, tüm federal eyaletlerden diğer ülkelere ve dışarıdan Almanya’ya gerçekleştirilecek seyahatlere yönelik de uygulayacak. Ayrıca geçen Haziran ayında 130 milyar euroluk turizme destek paketi açıklayan Almanya’nın Türkiye’yi örnek alarak yeni bir turizmi teşvik paketi için de çalıştığı haber veriliyor.

Diğer yandan Türkiye modelini diğer ülkelerde uygulama kararı alan Almanya’nın dışında birçok ülke de “Türk karantina modeli”ne sıcak bakıyor.  Pandemi süreci için dünya turizm sektörüne örnek olarak gösterilen Türk modeli, ziyaretçiler salgına yakalanmış bile olsa seyahat imkânı sağlama üzerine kurgulanıyor.

Turizmde salgına geçit yok

Türkiye’ye seyahatlerde halen uygulanan model, bulaşıcı hastalıklar alanında çalışmalar yürüten Almanya merkezli uluslararası Robert Koch Enstitüsü (RKI) tarafından riskli bölge olarak sınıflandırılan bir ülke veya bölgeye giden veya ülkesine dönen bir ziyaretçi testi negatif çıkıncaya kadar karantinaya tabi tutuluyor.

Türkiye ile Almanya karşılıklı iki bir anlaşma imzalayarak Ağustos ayından itibaren Türkiye’ye yönelik seyahatlerde Antalya, Muğla, Aydın ve İzmir destinasyonları 8 Kasım’a kadar seyahat yasağı kapsamından çıkarılmış, Türkiye’nin diğer bölgeleri ise risk kapsamında kalmıştı. Böylece Almanya’nın İspanya ile Türkiye modelini uygulama hazırlığı, Türkiye ile yapılan mutabakatın uzatılma imkanını da artırdı.

Türkiye tüm dünyadan önce sahaya sürdüğü ve sistemleştirdiği turizm modeli ile sektörde birçok olumsuzluğu hafifletmişti. Türkiye şimdi turizm gelirini daha da yükseltmek adına bir adım daha atarak uyguladığı modeli desteklemek üzere “turizmi teşvik paketi” açıkladı. Türkiye yılı 15 milyar dolar turizm geliriyle kapatmak istiyor.

Türk karantina modeline göre, seyahat edenler en az 48 saat önce yapılmış negatif PCR testini elinde bulunduruyor. Söz konusu testler seyahat edilen ülkede gerçekleştiriliyor ve ücretsiz oluyor. Testi negatif çıkanlar seyahatlerine devam ediyor. Testi pozitif çıkan yolcular ise 10 günlük bir karantina sürecine alındıktan ve tedavileri tamamlandıktan sonra seyahat edebiliyor.  Seyahat edenler ülkelerine dönerken yine testleri ve tedavileri ücretsiz yapılıyor. Testi negatif çıkanlar ülkelerine gönderiliyor. Testi pozitif çıkanlar ise karantina sürecine alınıyor ve ücretsiz tedavileri yapıldıktan sonra ülkelerine gönderiliyor.

Satışlar bugünden başladı

Almanya’nın Türkiye ile yaptığı ‘sınırlı seyahat’ mutabakat haberleri henüz netleşmese de olayın İspanya’ya taşınacağı haberleri turizm sektörünü heyecanlandırdı. Özellikle İspanya turizm otoriteleri iki ülke arasında mutabakat hazırlığına başladı. Türk karantina modeli ile Almanya’dan İspanya’ya, İspanya’dan Almanya’ya hiçbir hasta ziyaretçi giremeyecek. Sağlığına kavuşanlar seyahat imkânı bulacak.

Konaklama, yeme-içme, eğlence, spor, alışveriş ve diğer aktivitelerin içinde olduğu “her şey dahil” sistemiyle çalışan tatil işletmelerine yönelik Türkiye ile yapılan mutabakata benzer anlaşmanın İspanya ile de yapılması dikkat çekiyor.

Hasta ziyaretçi konusunda bugünden tedbirlerini artıran ve testi pozitif çıkanların da yükümlülüğünü üstlenecek İspanya, laboratuvarlarından hastanelerine ve sağlık merkezlerine kadar çalışmalarını hızlandırmış durumda.

Söz konusu hazırlığı fırsat bilen birçok Alman tur operatörünün İspanya’nın turizm bölgelerine yönelik satışlar yaptığı ve özellikle satışların Kanarya adaları bölgesinde yoğunlaştığı belirtiliyor. Türkiye ile yapılan mutabakatta dört ana turizm destinasyonunun riskli bölgeden çıkarılması gibi İspanya’nın da resort tabir edilen birçok bölgesinin yasak dışına alınacağı ancak İspanya’nın diğer turizm destinasyonlarının ise yasak uyarısı kapsamında kalacağı dile getiriliyor.

Türk modeli dünyaya tanıtıldı

Turizm otoriteleri Türk karantina modeli ve Türkiye’nin turizm potansiyelinin dünyaya tanıtıldığı ve tanıtımdaki etkinin Almanya ve İspanya örneğinde görülmeye başlandığı ve pandeminin yaygınlık etkisine göre yol izleyeceği gözleniyor. Söz konusu tanıtımın başta Almanya, Avusturya, İsviçre, Ukrayna, Endonezya ve tüm pazar ülkelerinde yapıldığı belirtiliyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürü Timuçin Güler’in aktardığı bilgiye göre söz konusu kapsamda 50 diplomatik misyon temsilcisi ile Türkiye'deki yerleşik 52 yabancı basın mensubu, aileleriyle birlikte Antalya’da ağırlandı. Almanya, Avusturya, İsviçre, Ukrayna ve Endonezya'dan davet edilen 70 acente temsilcisi ile 11 basın mensubuna yönelik farklı alanlarda tanıtım faaliyetleri gerçekleştirildi. Havalimanları ve Türkiye’ye giriş çıkışlarda pandemiye karşı alınan tedbirler yerinde gösterildi ve sıcak bilgiler verildi.

Antalya parmakla gösteriliyor

Almanya ile yapılan mutabakatla birlikte hükümetin aldığı tedbir ve işletmelerin tedbirlere gösterdiği uyum risk kapsamından çıkarılan dört turizm destinasyonunda açıkça görüldü. Antalya pandemi sürecinde 3 milyona yakın  turist çekerek dünyada liderliğini ilan etti. Antalya bugün turizm destinasyonları arasında parmakla gösterilen bir Türk vilayeti.

Yunanistan, Fransa ve İtalya gibi turizm merkezleri, Avrupa Birliği’nin yüksek desteğine rağmen boş kaldı ve dünyanın en büyük turizm destinasyonları pandemi karşısında adeta pes etti.

Turizm otoriteleri şu anda dünyada Antalya’nın dışında 3 milyona yakın turisti ağırlayan başka bir bölgenin olmadığını, bunun sebebinin de Türkiye’nin aldığı tedbirler, pandemiye yönelik başarısı ve Türk karantina modelinin etkili olduğunu bildiriyor. Yine otoriteler, söz konusu bölgelerin kısıtlama dışı kalması durumunda Antalya’ya gelecek turist sayısının yılsonuna kadar 3,5 milyonu aşabileceğini ifade ediyor.

Dünya genelinde turizm sektörünün yüzde 80’lere yakın kayıp verdiği ve 200’e yakın ülkenin turizmde boş çektiği bir dönemde Türk modelinin işler hale gelmesi ve dünyaya örnek olarak gösterilmesi Türk turizminin güçlülüğünü göstermesi açısından da önemli olduğu dile getiriliyor.

En avantajlı ülke Türkiye

Ülke bazında alınan salgın tedbirleri, Almanya gibi yapılan uluslararası anlaşmalar ve uygulanan pandemi modelinin dünya turizm sektöründe izlenir hale gelmesinin yanında Türkiye’nin turizm destinasyonu olarak kaliteli ve uygun fiyatlarıyla en avantajlı ülke konumunda olduğu belirtilirken bu yıl Almanya, İngiltere, Rusya ve Ukrayna’nın yanında diğer ülkelerden gelen turist sayısının bu savı doğruladığı belirtiliyor.  

Geçen yıl ağırlanan 52 milyonun bu yıl salgın sebebiyle büyük oranda düştüğü ifade edilirken geçen yıl elde edilen 34,5 milyar dolara yakın gelirin de bu yıl ancak 3’te birine ulaşılabileceği kaydediliyor. Turizm otoriteleri 12 milyar dolarlık gelirin artık kesinleştiğini, ancak yılsonunun 15 milyar dolarla kapatılma ihtimalinin de olduğunu dile getiriyorlar.

Turizm otoriteleri 2020 yılının kayıp olarak görülmemesi, eksikliklerin tamamlanarak 2021 yılına daha iyi hazırlanılması gerektiğini belirtirken, gelecek yıl aşının da devreye girmesiyle turizmin bu yıldan çok daha iyi bir seviyeye geleceğini tahmin ettiklerini bildiriyorlar. Sürecin dikkatle takip edilmesi ve her duruma göre tedbirlerin elden bırakılmamasını isteyen turizm otoriteleri, 2021 yılı için rezervasyon ayı olan Ekim ve Kasım’ın çok iyi değerlendirmesi gerektiğinin altını çiziyorlar.

İç turizmde güven tazelenmeli

2019 rakamlarına göre turizm ve seyahat sektörünün Türkiye’nin büyümesine (GDP) yıllık 84,9 milyar dolar katma değer sağladığı ve bu katma değerin gelecek yıllarda artacak turizm geliriyle daha da yükseltilmesi gerektiğini belirten turizm otoriteleri, dünya turizminde değişen bir paradigma ile karşı karşıya kalındığını, normalleşmenin uzun süreceği hesaplamasıyla önce iç turizmde vatandaşın güveninin kazanılması ve daha sonra da yurt dışında paket tur destinasyonlarının Türkiye’nin güçlülüğünü uluslararası alanda anlatarak kuvvetlendirilmesi gerektiği dile getiriliyor.

Paket turda Rusya ve Avrupa ülkelerinin önemli bir Pazar olduğu Antalya ve Muğla’nın en önemli turizm destinasyonları olarak Türkiye’nin dinamosu konumunda bulunduğu belirtilirken mevcut uygulamaların durumdan vazife çıkarılarak yeni stratejiler ve yaklaşımlarla farklı senaryolar yazmaya da ihtiyaç olduğu ifade ediliyor.

Dünyada  ikinci dalga uyarısı

Dünyada ise koronavirüsün giderek etkinliği artırması ve ikinci dalga endişelerinin yükselmesi ‘ekonomilerin toparlanmasında lokomotif görünen turizm alanında da kaygı ile takip ediliyor. Turizmciler, sektöre destek verilmesi konusunda hükümetleri uyarıyor.

Özellikle Avrupa’da öne çıkan Avrupa Seyahat Konseyi (ETC) ve İngiltere Seyahat Acenteleri Birliği (ABTA) pandemi sürecinde turizme yönelik yeni bir dönemin başlaması gerektiğini vurguluyor. Turizmin sadece kendi alanını değil, birçok sektörü de harekete geçirdiğinin altını çizen turizm birlikleri, turizmin hükümetler için ulusal iyileşme ve toparlanma planlarının bir parçası olması gerektiğini kaydediyorlar.

Özellikle Almanya’da etkin Avrupa Seyahat Konseyi’nin Avrupa Birliği’nin yeniden inşasına katkıda bulunacak sektörün turizm olduğunu, sektörün pandemi öncesine dönmesi için şu anda 160 milyar euroluk bir desteğe ihtiyacı bulunduğunu, desteğin ekonomik ve sosyal direnci kuvvetlendirmesi açısından önemine vurgu yapılması dikkatlerden kaçmıyor.

 Küçük işletmeler batmak üzere

Söz konusu pandemi krizinden özellikle sektörde iş yapan KOBİ’lerin son derece zarar gördüğü ve binlerce acentenin kapanma ile yüz yüze kaldığı belirtilen ETC açıklamasında, turizme sağlanacak bir euronun dahi bugün için büyük bir önemi olduğu anlatılıyor.

ABTA da, talep edilen 160 milyar euroluk desteğin belki de sektör için son şans olduğu, yaşanılan zorlukların aşılması konusunda vakit kaybedilmemesi gerektiği hususu öne çıkarılıyor. ABTA raporunda şu ifadelere yer veriliyor:

“Turizmin beklenmedik durgunluğu, bize yeniden inşa etmek istediğimiz endüstri türü üzerinde düşünme şansı verdi. Gelecekteki refah, sürdürülebilirliği turizmin iyileşmesinin merkezine koymaya bağlıdır. Bu yalnızca birlikte çalışan operatörler, hükümetler, destinasyon yöneticileri, ortaklar ve topluluklar tarafından başarılabilir. Bu, sorumlu ve dirençli bir turizm endüstrisi için karşılaştığımız zorluklara uygun ve küresel faydaya katkıda bulunmak için bir fırsattır.”

………………………..

Türkiye yeni bir şans doğdu

Türkiye ile Almanya karşılıklı iki bir anlaşma imzalayarak Ağustos ayından itibaren Türkiye’ye yönelik seyahatlerde Antalya, Muğla, Aydın ve İzmir destinasyonları 8 Kasım’a kadar seyahat yasağı kapsamından çıkarılmış, Türkiye’nin diğer bölgeleri ise risk kapsamında kalmıştı. Böylece Almanya’nın İspanya ile Türkiye modelini uygulama hazırlığı, Türkiye ile yapılan mutabakatın uzatılma imkanını da artırdı.

Satışlar şimdiden başladı

Almanya’daki turizmi canlandırma hareketini fırsat bilen birçok Alman tur operatörünün İspanya’nın turizm bölgelerine yönelik satışlar yaptığı ve özellikle satışların Kanarya adaları bölgesinde yoğunlaştığı belirtiliyor. Türkiye ile yapılan mutabakatta dört ana turizm destinasyonunun riskli bölgeden çıkarılması gibi İspanya’nın da resortlarının yasak dışına  dile getiriliyor.

Dünyada Antalya gibisi yok

Turizm otoriteleri şu anda dünyada Antalya’nın dışında 3 milyona yakın turisti ağırlayan başka bir bölgenin olmadığını, bunun sebebinin de Türkiye’nin aldığı tedbirler, pandemiye yönelik başarısı ve Türk karantina modelinin etkili olduğunu bildiriyor. Aynı otoriteler, bu bölgelerin kısıtlama dışı kalması durumunda Antalya’ya gelecek turist sayısının yılsonuna kadar 3,5 milyonu aşabileceğini ifade ediyor.

Yazarın Son Yazıları
Yazarın En Çok Okunan Yazıları