Ümidimiz gerilimin son bulması

İtiraf edelim ki yüz yıllık siyaset, çok partili demokrasi deneme ve tecrübesinin Türkiye’ye kazandırdığı, BM’e üye 193 devlet içinde serbest seçim sistemini benimsemiş olması. Hiç şüphe yok ki Türk halkı bugün yerel yöneticilerini böylesi bir anlayışla seçecek. Son bir ay zarfında dozu artan bir şekilde sert tartışmalar yaşanmış olsa da, ümidimiz gerilimin bugün itibariyle son bulacağı. Elbette bazı hayal kırıklıkları, pişmanlıklar, itirazla, içe sindiremeyişler yaşanacaktır. Ama önemli olan sistemin bütününe zarar verecek ya da sistemin mantığını tartıştıracak boyutta bir rahatsızlığın ortaya çıkmaması. Bunun neden gerekli olduğunu uzun uzadıya tartışacak değilim. Sadece içinde yaşadığımız uluslararası sorunlar sarmalının ana başlıklarına kabaca bakmak bile ne denli zorlu bir süreçte yaşadığımızı anlamak için kafi.

İstikrarı beklemek hakkımız

Suriye meselesi, PKK terörünün Irak- Suriye hattından başlayarak geldiği nokta, Kudüs ve Golan’da zirve noktasına varan İsrail saldırganlığı, ABD’yle sorunlar, F-35 meselesi, S-400 gerginliği... Listeyi iç sorunlarla uzatmak mümkün… Yurt dışından tetiklenen döviz dalgalanması, fiyat hareketlerinin insanlarda bezginlik doğurması v.s... O nedenle seçimlerin huzur ortamında geçmesi kadar sonuçları bakımından istikrar getirmesini beklemek hakkımız… İstikrardan kastımız ortaya çıkacak sonuçların kavga üretmeyecek tablolar doğurmasıdır. İnanıyorum ve hep birlikte göreceğiz ki Türkiye bu seçimi yerel seçim olmanın ölçülerinden dışarı taşırmayarak sonuçlandırıp değerlendirecek olgunlukta olduğunu gösterecek…