Şimdi artık herkes koronavirüsü üstadı olacak. Tüm gece programları hep aynı şeyin etrafında dönüp duracak. Aslında işin ekonomisi daha da önemli. Borsalar ve Petrol korku salıyor. Koronanın ardından şimdi de piyasaları petrol vurdu. Küresel ekonomide resesyona neden olabileceği konuşulurken, petrolde Rusya ile Suudi Arabistan arasındaki geçimsizlik ve ardından gelen yüzde 30'luk fiyat düşüşü pazarı etkiledi. Asya'dan Avrupa'ya küresel piyasalarda yüzde 5'i aşan kayıplar yaşanırken, Borsa İstanbul'da da BIST 100 endeksi yaklaşık yüzde 6'lık bir kayıpla kapandı. ABD borsaları da yaklaşık yüzde 7 kayıpla açıldı. Yani geçen haftanın Pazartesi günü, aslında tüm devletlerin teyakkuzda bekledikleri bir kâbusa merhaba der gibiydi. Tüm bunlar olurken sosyal medyada hanım efendiler, tüm hazırlıklarını yaptıklarıyla övünüyorlardı. İnanın bana bir üniversite mezunu, torun tombalak sahibi, çocukları entelektüel düzeyde olan ve bir oğlu da dünyanın önde gelen şirketlerinde yönetici olarak çalışan hanım arkadaşım sosyal medyada şu mesajı paylaştı. Şaştım kaldım. "Bugün beyaz ve yeşil sabun, tek kullanımlık 100 tanelik bir kutu eldiven, beyaz sirke, uzun zamandır kullanmadığım çamaşır suyu alıp kısaca koronavirüs stokumu tamamladım. Bir aylık tuvalet kâğıdı ve kağıt havlu, kuru baklagiller, makarna, patates, soğan, limon, kahve alışverişini yapmıştım. Okunacak kitaplarım, izlenecek paralı kanal dizileri, filmler, düzenlenecek bir arşiv ve fotoğraflar, yazılmayı bekleyen bir yarım çalışma beni bekliyor. Kısaca Evde Tek Başına sürecine hazırım... Tabii sağlıklı olarak… Allah'ın izniyle!" işte böyle. Boşuna gecenin bir buçuğunda açıklamadı yani Bakanımız bir kişilik vakayı. Gayet kibarca da anlayana şöyle dedi Sağlık Bakanı..” Bir de sizlerle uğraşmayalım. Hakikaten yahu nedir bu korku bu endişe ve bu kavga. 

Tüm fuarlar erteleniyor, Sempozyumlar iptal. Turizm dersen nanay. Dünyanın en büyük turizm fuarı ITB Berlin bu yıl yapılmadı. Aslında orada olurdu tüm yılın borsası. İtalya'yı biliyorsunuz. Bir dönem "şu turistlerden bıktık gelmeyin, aşk merdivenlerimize oturmayın, günde iki külah dondurmadan fazla yemeyin" diyorlardı. Aha ne oldi? Artık yaprak kımıldamıyor orada. Krizde pazartesiymiş salıymış pek umurlarında değil. Onların tek derdi sağlık. Amerika zaten faizleri indirmişti. Bir de Avrupa ve ABD’deki piyasalar, yeni koronavirüsün küresel yayılımı ve dalgalı petrol fiyatlarının bir araya gelmesi nedeniyle Pazartesi günkü mali krizden sonra kötü günler yaşamaya başladı. ABD Federal Rezervi ve dünyadaki diğer merkez bankaları, ekonomik salgının virüs salgını nedeniyle azaltılması amacıyla faiz indirimlerini zaten uyguladılar. Acaba elde ne kaldı şimdi bu konuşuluyor. 

Durum bu ahval ve şeraitte olunca yeni bir ekonomik plan strateji yapmak zorunda dünya ekonomistleri. İlk başta büyük ülkeler bu konuda çalışmaya başladılar bile.

Bu andan itibaren daha yumuşak para politikasıyla birlikte mali teşviklerin olması bekleniyor. ABD Başkanı Donald Trump pazartesi günü virüsün olumsuz etkilerini dengelemek umuduyla bir bordro vergisi indirimi yaptı. 

Biliyorsunuz, Borsa tarihinde 1929 yılında büyük buhran döneminde ABD’de New York borsasında “kara salı” (black tuesday) yaşanmış ve endeks yüzde 11 değer kaybetmişti. 1987 yılında bu sefer “kara pazartesi” (black monday) yaşanmış ve endeks bir gün içerisinde yüzde 22,6 düşüşle tarihin en büyük borsa çöküşü meydana gelmişti. Geçtiğimiz hafta ise; Dow Jones Endeksi açılışta %7'den fazla düşerken S&P 500 Endeksi açılışta % 7 düşüşle 2,764.21 puan oldu, endeks böylece 19 Şubat'taki rekorundan beri % 20'ye yakın düştü. Nasdaq Endeksi ise de açılışta % 6.7 civarında geriledi. 

Ekonomi sarmal bir bahar gibi olacak. Elde var şimdi, faiz oranlarının sıfır olduğu, mali teşviklerin yapılacağı, düşen petrol fiyatlarımız var. Bu mevsimde güven krizini geçtikten sonra ekonomiye tekrar başlamak için beklenenler bunlar. Bereketi bol günler diliyorum.