Faiz indirimi ülke risklerini düşürdü
Merkez Bankası (TCMB) Mayıs toplantısında politika faizini 50 baz puan indirerek yüzde 8,75'ten yüzde 8,25'e çekti. Son dokuz oturumda 1575 baz puan faiz düşüren TCMB hamlesiyle Türkiye'nin 5 yıllık ülke risk primi CDS'ler 659'dan 550'ye indi. Bono piyasasında iki yıllık tahvil faizi yüzde 0,4, beş yıllık tahvil faizi yüzde 1,6 geriledi. On yıllık tahvil faizleri yüzde 0,16 arttı. İndirim öncesi döviz piyasasında 6,82 lira olan dolar, 6,79 liraya inerek aşağı yönlü seyre girdi. Euro 7,48 liradan işlem gördü.
Merkez Bankası (TCMB) Murat Uysal’ın başkanlığa getirildiği geçen yıl Temmuz ayından bu yana faiz indirimlerini sürdürüyor. Son 9 toplantıda aralıksız faiz indiren TCMB Mayıs ayını da boş geçmedi ve piyasa beklentisinde politika faizini 50 baz puan düşürerek yüzde 8,75’ten yüzde 8,25’e indirdi.
Merkez Bankası böylece 9 oturumda 1575, Mart ayında başlayan pandemi sürecinde de 250 baz puan faiz düşürmüş oldu. TCMB’nin faiz indirimi en fazla 5 yıllık ülke risk primi göstergesi CDS’lere yaradı. Türkiye’nin CDS’leri yaklaşık 20 puan düşüşle 569’dan 550’ye geriledi. İndirimle birlikte ise tahvil ve döviz piyasasında olumlu bir trend gözlendi.
TCMB’nin faiz indirimi sonunda; koronavirüs pandemisinin küresel etkilerinin yakından takip edildiğine ve Mayıs ayının ilk yarı göstergelerine göre ekonomide dipten dönüşe işaret eden bir hareketlenmenin olduğuna dair açıklaması dikkat çekti. Göstergeler arasında Finansal Hizmetler Güven Endeksi’nin Mayıs’ta bir önceki ayara göre 7,8 puan artarak 144,8 seviyesine yükselmesi piyasadaki güveni gösterdi.
CDS’lerin düşmesi çok önemli
Merkez Bankası (TCMB) Para Politikaları Kurulu (PPK) indirimle birlikte yaptığı açıklamada, gıda fiyatlarındaki dönemsel ve salgına bağlı etkiler sebebiyle tüketici enflasyonunun kısa vadede bir miktar yüksek seyredebileceği, ancak yılın ikinci yarısında talep yönlü dezenflasyonist etkilerin daha belirgin hale geleceği bildirildi.
TCMB faiz indirim gerekçesinde, “Enflasyondaki düşüş sürecinin devamlılığı, ülke risk priminin (CDS) gerilemesi, uzun vadeli faizlerin aşağı gelmesi ve ekonomideki toparlanmanın güç kazanması açısından büyüm önem taşıyor” ifadelerine yer verdi.
Enflasyondaki düşüşü hızlandıracak parasal duruşun ana eğilime dair göstergeler dikkate alınarak para politikalarında temkinli yaklaşımın süreceğini belirten Merkez Bankası, fiyat istikrarı ve finansal istikrar hedefiyle eldeki bütün araçların kullanılacağını açıkladı.
Temkinli duruş sürdürülecek
Banka, küresel koronavirüs salgını çerçevesinde uygulamaya konulan parasal ve mali tedbirlerin ekonominin üretim potansiyelini destekleyerek finansal istikrara ve salgın sonrası toparlanmaya katkı yapacağını vurguladı.
TCMB, ihracat ve turizm gelirlerinde salgın hastalığa bağlı olarak gözlenen düşüşe rağmen emtia fiyatları ve ithalatın sınırlayıcı etkisiyle cari işlemler dengesinin yıl genelinde ılımlı bir seyir izleyeceğinin öngörüldüğünü kaydetti.
TCMB açıklamasında, enflasyon beklentileri ve iç talep koşullarındaki gelişmelere bağlı olarak çekirdek enflasyon göstergelerinin eğilimlerinin ılımlı seyrettiği belirtilirken, “Enflasyondaki düşüşün hedeflenen patika ile uyumlu şekilde gerçekleşmesi için para politikasındaki temkinli duruşun sürdürülmesi gerekmektedir. Parasal duruş enflasyondaki düşüşün sürekliliğini sağlayacak şekilde belirlenecek” denildi.
Daha faiz indirim marjı var
Analistler ise Merkez Bankası’nın genişleme politikasını devam ettireceğini belirtiyor. Tera Yatırım’dan Enver Erkan, Nisan ayı itibariyle yüzde 10,9 olan tüketici enflasyon seviyesine rağmen gelecek enflasyon beklentileri doğrultusunda faiz indirimlerini sürdürmesini beklediklerini bildirdi. Türkiye’nin şu anda yüzde 2-3 reel faizde negatif pozisyonunda olduğunu belirten Erkan, TCMB’ye faiz indirmede hareket alanı oluşturan faktörün enflasyondaki düşüş senaryosu olduğunu kaydetti. Erkan, TL’deki değer kaybını küresel emtia ve enerji fiyatlarındaki düşüşlerin dengelediğine vurgu yaptı.
Merkez Bankası’nın faiz indirimi kararının arkasında pandemi kaynaklı ekonomik faaliyetlerdeki yavaşlama ve TL’de son dönemdeki değer kazancının olduğunu dile getiren başka bir analist de marjın daralmasına karşılık gelecek PPK toplantılarında da TCMB’nin faiz indirimlerine devam edeceğini dile getirdi. Aynı analist TCMB’yi faiz indirime iten en önemli sebeplerden birinin de temkinli bir iyimserlik olduğunu ve bankanın ekonomi olarak en kötünün geride kaldığına dair bir yaklaşım sergilediğini anlattı.
İndirim özel bankaları işlemlerine yansımalı
Merkez Bankası’nın (TCMB) faiz indirimine reel sektörden de olumlu açıklamalar geldi. MÜSİAD Başkanı Abdurrahman Kaan, banka hamlelerinin likidite bolluluğuna katkı verdiğini, diğer taraftan mali politikalar doğrultusunda gerçekleştirilen tedbir ve teşvikler çerçevesinde de firmaların nakit akışının korunduğuna dikkat çekti. Söz konusu TCMB hamlelerinin yaşanılan süreçten dolayı parasal genişleme adına zaruri olduğuna vurgu yapan Abdurrahman Kaan, politika faizindeki aşağı yönlü seyrin iş dünyası adına da umut verici bir durum olduğunu kaydetti. Kaan, söz konusu faiz indirimlerinin özel bankaların faaliyetlerine de hızlı bir şekilde yansımasını beklediklerini ifade etti.
Faiz kararı piyasalara bir aşı konumunda
Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, TCMB’nin aylardır devam ettirdiği ve son olarak 50 baz puanlık faiz indirimin de üretimin kesintisiz devamına bir katkı olduğunu belirterek, “Merkez Bankası koronavirüs sürecinde de para politikalarıyla reel sektörü destekledi. Hükümetimizin üretim seferberliğini başlattığı bu dönemde, faizde indirime devam kararı piyasalar için aşı oluyor. TCMB PPK'nin faiz indirimlerine kararlılıkla devam etmesi yeni normalleşme sürecinde istikametini dünya ligine çevirmiş ülkemizi yatırım, üretim, ticaret yapanın adresi haline getirecek. Ekonominin kademeli şekilde normalleşmesiyle bir yandan arz diğer yandan talep güçlenecek” dedi.