Dolar $
32.49
%-0.17 -0.05
Euro €
34.85
%0.1 0.03
Sterlin £
40.66
%0.02 0.01
Çeyrek Altın
3978.81
%0.53 20.68
SON DAKİKA

Ekonominin Truva atları.

Geçen güz yabancı basında okuduğum bir haber beni değişik düşüncelere sürükledi. Bazı ülkeler bilmeden nice önemli bilgileri başkalarına bedava sundu.

Bu ülkelerin içinde biz de varız. Hatırlarsınız bir ara kan bağışı yapmıştık. Herkes kuyruğa girmişti kan vermek için.  Allah’tan Sağlık Bakanı engelledi de kan vermeyen birkaç kişi kaldı. Ama zaten alan alacağını almıştı. Böylece, Türk genlerini çözdüler. Neye kızarız, neye üzülürüz ne yer ne içeriz. Bizi ne hasta eder biliyorlar artık.  Bize diretilen dizi filmlerin senaryoları da bu doğrultuda yazılıyor. Reklamlar bu kritere göre veriliyor. Neyse “buraya nereden” geldin diye sorarsanız, geçtiğimiz hafta Macar muhalif politikacılar tarafından “Putin'in Truva Atı” olarak adlandırılan ve Budapeşte'de büyük işler yapan, küçük! bir Rus bankası olan, Uluslararası Yatırım Bankası (IIB), Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in çarşamba günkü Macaristan başkentine yapacağı ziyaretinin öncesinde huzursuzluk yarattı.

Uluslararası Yatırım Bankası (IIB), merkezini geçtiğimiz ay Budapeşte'ye taşıdı. İşte başlayan endişeler, bunun Orta Avrupa’daki Rus politik nüfuzunu arttırmanın ve potansiyel olarak istihbarat toplamanın bir aracı olduğu kabul ediliyor. Macar muhalefet politikacıları bankayı “ulusal güvenlik tehdidi” ve “casus yuvası” olarak nitelendirdi. Bu iş bir de ABD li senatörleri ve stratejistleri korkuttu. Dokuz senatör, bu korkularını hemen Washington’un Budapeşte büyükelçisine yazdığı bir mektupta belirtti.

1970 yılında Sovyetler Birliği tarafından komünist blok içindeki bağları güçlendirmek için kurulan IIB, resmi bir Rus devlet organı olarak kabul ediliyor.

Londra merkezli Avrupa Yeniden Yapılanma ve Kalkınma Bankası'nın (EBRD) bir sürümü olarak faturalandırılan banka, daha küçük olmasına rağmen, üye ülkelerdeki firmalara ve projelere kredi dağıtıyor.

Banka, casusluk faaliyeti yaptığını ve “Truva atı” analojisini de kesinlikle reddetti, ancak bazı üst düzey rakamların geçmişi bazı gözlemciler arasında bu endişelere yol açıyor.

Bu arada, mart ayında Budapeşte tarafından onaylanan yasalarla, bazı yabancı banka personeline çok çeşitli diplomatik dokunulmazlık verildi.

Bu konuda konuşan ekonomistler, IIB, Birleşmiş Milletlere çok taraflı, hükümetler arası bir kalkınma bankası olarak kayıtlı olduğu gibi bazı önemli ayrıcalıklara da sahip olduğunu belirtti.

Diğer bir görüş de IIB kıdemli resmi başkanı Imre Laszloczki, Macar basınında yakın tarihli bir röportajında, ABD'deki EBRD’ün dünya Bankası'ndan daha fazla dokunulmazlık almadığını söyledi. Yani biz masumuz demiyorlar da başkaları da suçlu diyorlar. Tencerelerin dibinin kara olması hikayesi. Alman Dış İlişkiler Konseyi'nde bir Rusya uzmanı olan Andras Racz gibi gözlemciler, IIB'ye verilen tavizin çok daha büyük olduğunu savunuyor. "Doğru şekilde ele alınamayan net güvenlik riskleri var," deniliyor.

Ancak diğer taraftan bakınca, Macar ekonomisine olan katkılar konusunda, bankanın borç verme portföyünün- 2018'de yaklaşık 750 milyon avro (830 milyon dolar) olduğu ve bunun yanı sıra, Rusya ile büyük gaz enerjisi tedarik anlaşması imzalamaları ve Mısır için demiryolu vagonları üretmek üzere Macar-Rus konsorsiyumunu kurmaları da ekonomiye katkı sağlaması bekleniyor. Bu geçtiğimiz hafta olan bir uluslararası ekonomi konusu. Bizi ilgilendirmiyor diyebilirsiniz. Ama kendini bize tarihi bakımdan yakın gören, son BM toplantımızda yanımızda olan Macarlarla iş birliği konusunda atılım yapabiliriz diye düşünüyorum. 830 milyon dolar için ortalığı karıştıranlara karşı zaten milyar dolarlık iş yaptığımız Macaristan ile çalışabiliriz. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Macaristan İş Forumu’nda yaptığı konuşmada Macaristan'ı da yabancı bir ülke olarak görmediklerini belirterek, “İstiyoruz ki aramızdaki ticaret hacmini de artıralım. 2018 yılının ilk 8 ayında 1,8 milyar dolarlık hacme ulaştık. Şimdi hedef 5 milyar dolarlık bir rakamı yakalamak” diyor. Bu yılki istatistikler henüz yayınlanmadı ama bazı olayları lehimize çevirmek için gözümüzü açık tutmak lazım.

Bugün de yazıya Truva atından girdik nerelerden çıktık. Ama biz büyük ülkeyiz. 96’ncısını büyük şenliklerle Kutladığımız Cumhuriyet Bayramımızda ne kadar gururlu, mutlu ve barışçı bir ülke olduğumuzu bir kez daha idrak ettik. Birbirimize kenetlenir yardımcı olursak yabancı saldırılara da sağlam bir şekilde göğüs gereriz. Bugün de, Atatürk’ün bir sözü ile bitireyim yazımı. 

 “Ne Mutlu Türküm Diyene”