Dolar $
32.54
%0.08 0.02
Euro €
34.92
%-0.17 -0.06
Sterlin £
40.9
%0.37 0.15
Çeyrek Altın
3992.22
%0 0
SON DAKİKA

Çocuk evliliği

Çocuk gelinler, çocukluk döneminde kendilerine kadınlık rolü giydirilmiş, yasal evlilik yaşının altındaki kız çocuklarını ifade etmektedir. Çocuk yaştaki evlilikleri, yani erken evlilik, 18 yaşın altındaki çocukların fiziksel ve psikolojik olarak evlilik ve çocuk sahibi olmak gibi sorumlulukları taşımaya hazır olmadan yapılan evlilik olarak söyleyebiliriz. Ülkemizdeki hukuk sisteminde ise Türk Medeni Kanunu ve Çocuk Koruma Kanununa göre çocuk gelin dediğimiz 17 yaşını doldurmamış kızlar olarak tanıma rastlıyoruz.

Çocuk yaşta yapılan evlilikler,  sadece Türkiye’de değil, gelişmiş Batılı ülkeler de dâhil olmak üzere, dünyanın farklı ülkelerde rastlanan toplumsal sorunlardan bir tanesidir. Bu sorunun hem kız hem erkeğin yaşının yasal evlilik yaşının altında olduğu evlilikler ve kızların yaşının küçük, erkeklerin ise büyük olduğu evlilikler olmak üzere iki farklı sorundan bahsedilebilir. Erkek çocuklar içerisinde çocuk evliliklere rastlanmakla birlikte, dünya genelinde bu oran kızlar içerisinde daha fazla olup, erkek çocuklardan yaklaşık 5 kat daha fazladır.

Evliliğin belirli bir düzeyde fiziksel, duygusal, psikolojik olgunluk gerektirmesi nedeniyle çocuk yaştaki evliliklerin ‘gelin’ olarak görülmemesi gerekir. Çocuk evlilikleri bireyin psikolojik ve bedensel gelişimini etkileyen, eğitimlerini aksatan, travmatik sorun olarak bakılmalıdır.

Her yıl 15 milyon kız çocuğu, çocuk gelin olarak evlendirilmektedir. Özellikle (Nijer ve Çad başta olmak üzere) Sahra-altı Afrika ve Güney Asya’nın kırsal bölgelerinde bu türden evliliklere sıklıkla rastlanmaktadır. Afrika’da 700, genele baktığımızda rekor Hindistan’da dünya genelinde çocuk evlilik 1/3 ü barındıran ülke olarak dikkat çekmektedir. Ülkemizde erken evlilikler, genellikle herhangi bir evlilik töreni yapılmaksızın resmiyetin söz konusu olmadığı ve yasal anlamda bağlayıcı hakları beraberinde getirmeyen dini evlilikler biçiminde gerçekleşmektedir. Erken evliliklerin gerçek sıklığının belirlenmesi resmi olmayan evliliklerin kayıt dışı olması, 16 yaş altı çocuk evliliklerinin resmi olarak kayıt altına alınamaması ve evlenme istatistiklerini belirlemek için kullanılan veri toplama yöntemleri sebebiyle mümkün değildir. Ülkemizde erken yaşta evliliklerin bölgeler arasında farklılaştığı ve doğudan batıya doğru evlenme yaşlarının arttığı saptanmıştır. Kız çocuklarda erken evliliğin en yaygın olduğu bölgelerin Doğu ve Orta Anadolu bölgeleri olduğu saptanmıştır. Doğu Anadolu bölgesinde her 10 kadından 4’ünün, Orta Anadolu bölgesinde ise her 10 kadından 3’ünün çocuk yaşta evlilikler görüyoruz. 

Sokakta oyun oynarken görücü tarafından beğenilen kızlar var. Düğün günü, artık salona gitmeye yakın sokaktaki oyundan alınıp götürülen çocuklar var. Aile baskısıyla yapılan bu evlilikler den dolayı 13, 14 yaşlarında daha kendileri çocuk iken birde anne olup çocuk büyütmek zorundalar. Evlilik kavramının ne olduğunu anlamayan bu çocuklar birde anneliğin getirmiş olduğu sorumluluğu yerine getirmek zorunlar. Eğitim görmesi gerek yaşta çocuklar, evlendirilip büyük sorumluluk altında kalıyorlar. Zaten evliliğin ne olduğunu kavrayacak yaşta değiller. 15 yaşında bir kız çocuğu, yetişkinlerin bile sürdürmekte zorlandığı evlilik gibi karmaşık bir şeyin üstesinden nasıl gelebilir?

Çocukluk çağındaki evlilikler insan hakları ihlalinin bir çeşidi olup, özellikle kız çocuklarında görülen cinsel istismarın en sık görülen biçimidir. Kız çocuklarının henüz gelişimini tamamlamadan evlendirilmesi, çocukların çocukluklarını ellerinden almakta, derin fiziksel ve psikolojik hasarlara neden olmaktadır. Evlendirilen çocuklar evde sömürüye, her türlü şiddete, istismara fiziksel şiddete maruz kalmaktadır.

Erken yaşta evlilikler toplumsal bir problem olmanın ötesinde bir insan hakları ihlâli olarak ele alınmalı ve hak temelli bir yaklaşımla çözülmeye çalışılmalıdır. Bu çerçevede çocuk yaşta evliliklerin önlenmesi özelinde oluşturulacak bağlayıcı nitelik taşıyan ulus üstü bir insan hakları belgesinin hazırlanması ve yaşama geçirilmesinin yararlı olacağı değerlendirilmektedir.