Dolar $
32.42
%-0.32 -0.1
Euro €
34.96
%-0.34 -0.12
Sterlin £
40.51
%-0.75 -0.3
Çeyrek Altın
4092.28
%0.61 24.65
SON DAKİKA
Son Yazıları

Cari açığa karşı kur riski önlemi

12 May 2020

Küresel pandemi ortamında cari açığın döviz, faiz ve enflasyon hedeflerine zarar vermemesi için önlemlerini yükselten Türkiye, TL'nin değerini koruma ve kurun oluşturacağı riskleri minimize etme noktasında kur riski analiziyle piyasaları disipline ediyor, kur ataklarını yerinde ve zamanında önlüyor.

Merkez Bankası (TCMB) ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) küresel pandemi sürecinde dış ticaret ağırlıklı ödemeler dengesini risklerden korumada kur riski başta olmak üzere piyasaya yönelik birçok alanda çalışmalarını sürdürüyor. Kur riskinin yükselmesi cari açığı, diğer ifadeyle döviz açığını tetikliyor. Kur riskinin düşmesi ise ekonomiye istikrar kazandırıyor.

Kur riski analiziyle dış ticareti de koruma altına alan Merkez Bankası ve BDDK’nın çalışmaları piyasada da karşılık buluyor. Yarın açıklanacak Mart ayı Ödemeler Dengesi’ne yönelik beklenti anketleri proaktif çalışmanın müspet etkilerini gösteriyor. Son yapılan anketlerde küresel koronavirüs salgınına rağmen cari açığın problem olmadan hedefler doğrultusunda yürüdüğünü gösteriyor.

Ekonomistler Ödemeler Dengesi’nde Mart ayı cari işlemler açığının 3,6 milyar dolar, 2020 yılsonu için ise 8,2 milyar dolar olacağını tahmin ediyor. Cari açık Şubat ayında 1,23 milyar dolar olmuştu.

Türev piyasaların işlevi arttı

TCMB ve BDDK; gelecekte döviz kurunun değerinde yaşanabilecek dalgalanmalar sonucunda varlık ve borçlulukta meydana gelebilecek değişikliklerden zarar edilmesi ihtimali olarak bilinen “kur riski”ne karşı para ve sermaye piyasalarındaki proaktif  düzenlemelere imza atıyor. Aldığı tedbirlerle şirket ve yatırımcıların nakit akışlarını yönetmesi, kur riskinden korunması ve rekabet üstünlüğü elde etmesi için hem finansal hem de mal piyasalarında pozisyon almalarının önüne açan TCMB ve BDDK, swap forward, vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri gibi piyasadaki türev araçların daha işlev hale gelmesine destek veriyor.

Forward işlemi, bir para biriminin diğerine karşı önceden belirlenmiş vade ve kur üzerinden alım veya satımını düzenleyen bir sözleşme.  Alıcı ve satıcı arasında yapılan bir anlaşmayla bugün üzerinde uzlaşılan fiyatından gelecekteki bir tarihte satış işleminin gerçekleştirilmesiyle yapılıyor.

Kur riski yönetimine katkı

Döviz kuru rejimini hükümet ile birlikte belirleyen TCMB, kur rejimiyle para politikaları doğrultusunda kur riskine yönelik önlemler alıyor. Dalgalı kur rejiminde oluşabilecek ekonomideki döviz riskine karşı Türk Lirası’nın istikrarı kapsamında aşırı değerlenmeye veya değer kaybetmeye müdahale edebilen banka, para ve sermaye piyasalarına yönelik politikalarıyla da dikkat çekiyor.

TCMB, cari dengeyi yakından ilgilendiren döviz arz ve talebini; para ve maliye politikaları, mevcut ekonomik veriler, küresel gelişmeler ve vadelere göre yürürlüğe aldığı uygulamalara göre belirliyor.  Döviz kuru oynaklığı ve sağlıksız fiyat oluşumları karşısında piyasaların etkin çalışmasını ve aktarım mekanizmasını desteklemek amaçlarıyla sahip olduğu araç setini bağımsız şekilde kullanan TCMB, bu kapsamda Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’nda kurumsal ve bireysel yatırımcılarla Türk Lirası uzlaşmalı vadeli döviz işlemleri yapıyor. Swap piyasasını da devreye alan TCMB söz konusu adımlarla vadeli işlem piyasalarının derinleşmesine ve dolaylı olarak reel sektörün kur riski yönetimine katkı veriyor.

Nakit akışını düzenliyor

BDDK da TCMB ile eşgüdüm halinde cari açığın sağlıklı hale gelmesinde önemli bir paya sahip. Finansal dalgalanmalarla mücadele konusunda yeni önlemleri almaktan çekinmeyen BDDK, banka bilançolarında net sermaye yeterliliği rasyosu ve net döviz pozisyonu hesaplama kolaylığı sağlayan tedbirleri yürürlüğe koydu. BDDK pandemi dolayısıyla oluşacak finansal riskleri azaltmak için önlemlerini gelişmelere sürdüreceğini belirtiyor.

Söz konusu süreçte finansal sistemin üzerindeki risklerin sınırlandırılması veya azaltılmasının çok önemli olduğunu belirten BDDK, proaktif olmak, esneklik ve hızlı hareket edebilme kabiliyetiyle düzenlemelere imza attıklarını bildiriyor.  

Cari dengeye destek

Özellikle gelişen ülkelerde kur spekülasyonu hatta daha ileri giderek manipülasyon yoluyla küresel bankalar kanalıyla piyasaları dalgalandıranlara göz açtırmayan BDDK, son dönemde yaşanan TL’ye karşılık dolar alımını içeren açığa satıştaki manipülasyonu yakaladı ve söz konusu yabancı bankalara  cezayı kesti.

Kurum, TL’nin korunması adına gerçekleştirilen operasyonda elinde TL olmadığı halde, açığa TL satıp döviz alan ve günü geldiğinde TL yükümlülüğünü yerine getirmeyen yabancı bankalara Türk bankaları ile bir bacağı TL olan döviz işlemleri için yasak getirdi. Cari açığa da açıktan destek veren BDDK operasyonu, TL’ye yönelik gerçekleştirilen manipülasyona karşı tamamen Avrupa Birliği regülasyonuna göre gerçekleştirildi.

BDDK salgın şartları düzeldiğinde uygulamalarda farklılıklar olabileceğini belirtirken, bankacılık sektörünün küresel durgunluk riski ve finansal piyasalar şokunun eş zamanlı etkisine karşı sağlam duruşunda gerekli olanın çok üzerinde güçlü bir sermaye yapısına sahip olmasının önemli bir direnç noktası olduğunu kaydediyor. BDDK 3 kamu bankasına 20 milyar lira civarında kaynak transferinin de ekonomiyi rahatlatacağını dile getiriyor.

Dış ticarette kur riski

Cari dengenin önemli kalemi olan dış ticaretteki kur riski, direkt olarak ödemeler dengesini de yakından ilgilendiriyor. Dolayısıyla döviz kurundaki dalgalamalar doğru bir biçimde tahmin edilemediği takdirde dış ticaretten elde edilecek kâr veya zararın büyüklüğü hakkında bir belirsizlik oluşuyor. Kur riski ile karşı karşıya kalan firmalar kur riski analizini iyi bilmesi gerekiyor.

Yine siyasi, sosyal veya ekonomik verilerin yanında kur riskini ortaya çıkaran en önemli gelişme ise; küresel piyasalardan bir ülkeye gelen sıcak paranın azalması ve farklı bölgelere yönelmesi dolayısıyla döviz ihtiyacının baş göstermesi kurların yükselmesine sebep oluyor.

Bir ülkeye sıcak paranın gelmesi için faizlerin yüksek olması gerekir. Ülke sıkı para politikasına geçer, faizleri aşağı çekerse bu defa kurlar yukarı yönlü hareket eder böylece ekonomi ve işletmelerin kur riski ortaya çıkar. Özetle sıcak paranın olduğu yerde kesinlikle kur riski bulunuyor.

Dolar niçin yükselmedi?

İşte önemli olan bu riski dağıtabilmek. Dolayısıyla TCMB ve BDDK son dönemde aldığı tedbirlerle kur riskini dağıtacak uygulamaları gündeme taşıdı. Bir taraftan fiyat istikrarı çerçevesinde TL’nin değerini koruma yoluna giden TCMB, diğer taraftan yatırımcıları türev piyasalara yönlendirerek risklerini dağıtmaları konusunda önlerini açtı. Son dönemde 6,60 - 6,90 lira arasında sabit kalan dolar/TL kurundaki hareketin en büyük sebebi TCMB ve BDDK’nın aldığı piyasa önlemleri oldu.

Alınan tedbirlerle Türkiye’de GSYH’in en fazla yüzde 5’i kadar olması gereken cari açık geçen yıldan bu yana düşüş eğiliminde. Buna sadece pandemi için alınan tedbirler değil, TCMB ve BDDK maharetiyle gereğine uygun piyasa yapılanması da müspet katkı veriyor. Kur riski yönetiminin desteklediği disiplinli bir yabancı para pozisyonu, döviz ihtiyacını azaltarak cari açığa destek veriyor.

Böylece doğrudan yabancı sermaye ve sıcak para ile finansmanı gerçekleştirilen cari açığın gerilemesi kurlar üzerinde baskının azalmasını, enflasyonun gerilemesini, faizin düşmesini, iç ve dış ödemelerin kolaylaşmasını sağlarken dış ticarette o ülkeyi rekabette avantajlı hale getiriyor.

Cari açığın gerilemesiyle oluşan ekonomideki güvenli ve istikrarlı ortam yabancı sermaye çekerken yurt içi yatırımları hızlandırıyor. Üretimin artmasıyla istihdam, dış ticaret ve ekonomideki büyüme sürdürülebilir bir zemine oturuyor.

Yazarın Son Yazıları
Yazarın En Çok Okunan Yazıları