Dolar $
32.51
%-0.09 -0.03
Euro €
34.79
%-0.1 -0.03
Sterlin £
40.51
%-0.15 -0.06
Çeyrek Altın
3966.75
%-0.19 -7.32
SON DAKİKA
Son Yazıları

Brandalizm! Bir anti haraket…

11 Ara 2020

Hiç mezarlıkta gördüğünüz reklam panolarına kızdığınız oldu mu? Ya da en olmadık yerde, en olmadık zamanda bir reklam afişi ya da bir marka logosu görüp; bari burada rahat bırakın, dediğiniz? Muhtemelen olmuştur.

Eğer ki, bu durumdan artık şikâyetçi olmayıp, isyankâr olduysanız siz de “brandalizm” akımının bir parçası olmuşsunuzdur.

Brandalizm marka (reklam) karşıtlığını ele alan aktivist bir akım. Eylemi ise markaların (reklamların) yer aldığı her alanı tahrip etme.

Zaten brandalizm kelimesi de “Brand” ve “Vandalizm” kelimelerinin birleşmesi ile meydana geldi. Yani; markaları kasıtlı olarak tahrip etme.

Brandalizme daha geniş bir açıdan bakarsak; tüketim eylemlerinin neredeyse tamamına, salt bir tüketici olmaktan çıkıp markaya bağlı ya da sadık müşteri olmaya, reklamcılığa odaklansa bile pazarlama tutundurma çalışmalarının hepsine karşı olduğunu söyleyebilirim.

Brandalizmde savunulan tez; “markaların kişilerde kişilik bozulmalarına ve kültür sıkışmasına neden olduğunu ve toplumların (sosyolojik, psikolojik ve kültürel) geni markalar üzerinden değiştirildiği”.

Şunu da unutmamak gerekir; brandalizm kültürel yozlaşma olarak tanımlanan birçok davranışın da karşısında. Özellikle de popüler kültürün. 

Daha net ve tek kelimelik bir ifade ile kapitalizm karşıtı olduğunu söyleyebilirim. Zira yukarıda saydıklarım kapitalizmin birer getirisi olarak hayatımızda var olanlar. 

Brandalizm düşüncesi tanımlanmadan önce de var olan bir fikir ve tepkilerdi. Ancak isimlendirilmesi ve harekete geçmesi 2012 yılında başladı. İlk hareket ise; 2012 Londra Yaz Olimpiyatları. 

Dünyanın en önemli ve en büyük spor organizasyonudur olimpiyatlar. Yerde İngiltere olunca, başınızı ne yöne çevirseniz sponsorlu markaları göreceksiniz. Özetle ortam; brandalizmin sevmediği bol markaları bir yer ama düşüncenin kitlelere rahatça aktarılabileceği bir zemin. Olimpiyatta yer alan afişler hedef olarak seçildi, tahribatlar yapıldı. İlk eylemde buydu.

Buradaki tahribatı sadece zarar verme olarak değerlendirmemek gerekiyor. Örneğin; mevcut olan bir afişin üzerine, içerisinde mesajların verildiği, dikkat çekebilecek nitelikte olan, sanatsal çalışma olarak değerlendirebileceğiniz, hiciv afişleri asıldı. Hatta; markaya karşı yapılacak anti hareket afişini tasarlayan kişilere de” brandalizm sanatçısı” ismi verildi.

Yalnız, brandalizmde kullandığım tahribat, akımın tek davranışsal uzantısı değil.  Satın almama ve yakın çevresini bu konuda kanalize etme, markaların her türlü reklam çalışmalarına kanılmaması noktasında uyarılar yapmayı da düşüncesi ve davranışın da barındıyor. 

Hangi markayı eleştirdiklerini insanlara anlatabilmek için hazırlanan afişlerde markaya ilişkin bazı kimlik unsurları kullanılıyor. Her ne kadar markanın ismi tam bir biçimde yazılmasa bile, tüketicilerde o markaya ilişkin bir çağrışım doğurduğu için telif ve ticari marka ihlalleri de brandalizmde görülen diğer bir nokta. Yaşanan telif ile ilgili davalarda ifade özgürlüğü, sıklıkla vurgulanır.

Brandalizm diyor ki; ben, markalara da markaları bana anlatan tüketicilere de karşıyım. Ben size brandalizmi anlattım,  özelliklerini söyledim. Şimdi sıra siz de, brandalizm size uygun bir hareket mi, yoksa değil mi ya da haklılar mı haksızlar mı, siz karar verin.


Yazarın Son Yazıları
Yazarın En Çok Okunan Yazıları