Çin ile ABD arasında devam eden ticaret savaşının sonucu ne olur diye düşünenler bu savaşın pekde anlamlı bir savaş olmadığını görüyor. Bunun nedeni ise ABD’li şirketler hala cep telefonlarının imalatını Çinde yapmaya devam ediyor. 2020 yılının ikinci yarısında ABD’de satılan 31,8 milyon akıllı telefonun yüzde 70’i Çinden geldi. Bu telefonların üstünde “Made in China” yazıyor. 

iPhone satışları arttırdı

2020 yılının ikinci çeyreğinde ABD’de akıllı telefon  piyanın yüzde 47,1’lik  payına sahip olan Apple, önceki yılın ikinci çeyreğine göre  yüzde 10’luk artışla 15 milyon iPhone sattı. Bu telefonların neredeyse tamamı Çin’deki tesislerde üretildi. Apple’ın dışında ABD’de satılan Çinli markalardan Lenovo ve TCL de ABD pazarında yüzde 12’ye yakın bir paya sahipler. 

Koreli markalar ekonomik savaştan etkilenmiyor

Kore markası Samsung ve LG, Amerika piyasasında yüzde 23 ve 11’lik paylarla ikinci ve üçüncü konumda yer alıyor. Bu markaların üretimi ise Kore ve Vietnam’da gerçekleşiyor. Bu verileri değerlendiren Canalys analistlerine göre, ABD ile Çin arasındaki gerilimler tüm akıllı telefon imalatçıları için belirsizlik yaratırken, bu gerilim Korelileri etkilemiyor. Trump, Amerikan şirketlerini tüm üretimlerini kendi ülkelerine taşımaları hususunda uyarılar ve telkinlerde bulunsada bu bir mucize gibi. Bu çağrılara iPhone’un yapımcısı dahil, hiç bir firma karşılık vermiyor. 

ABD’nin 2020 2. çeyrek akıllı telefon pazarı:

--------

RMB dünya rezervlerindeki yerini büyütüyor

Çin’de merkez bankası işlevi gören Çin Halk Bankası yayınladığı 2020 RMB Uluslararasılaşma Raporu’nda dünya çapında 70’ten fazla merkez bankası veya para otoritesi döviz rezervlerine RMB’yi dâhil ettiğini açıkladı. Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) resmi döviz rezervlerindeki para birimlerinin oluşumuna ilişkin verilerine atıfta bulunulan rapora göre, 2019’un 4. çeyreği itibarıyla RMB rezervleri, para birimleri oluşumu belirlenen (currency-specified) toplam döviz rezervlerinin yüzde 1,95’ini oluşturarak 217 milyar 670 milyon dolara ulaştı. Bu, IMF’nin 2016’dan beri yayımladığı RMB rezerv varlıklarının en yüksek seviyesi oldu.

Raporda dikkat çeken bir diğer bilgide 2019 yılı sonu itibarıyla Çin Halk Bankasının 39 ülke ve bölgedeki merkez bankaları veya para otoriteleri ile ikili yerel para birimi takas anlaşmaları imzalaması bilgisi. Bu anlaşmaların toplam tutarı ise 3,7 trilyon yuan (yaklaşık 510 milyar dolar).

-------------

Universal Music gözünü Asya piyasasına dikti

Dünyanın en büyük müzik yapım şirketlerinden biri olan Universal Music, dünya dijital müzik pazarındaki yerini arttırmak için Çin ile özel bir lisans anlaşması yaptı. Universal Music Group bu kapsamda “NetEase Cloud Music”  ve “Tencent Music” ile iki anlaşma yaptığını açıkladı. NetEase’in hizmeti sadece abonelikleri değil, dijital albümlere erişimi de kapsıyor. 

Bunun ilk uygulama örneğinde Taylor Swift’in son albümü olan “Folklore” temmuz ayında “NetEase Cloud Music” aracılığı ile  üç günde 1,2 milyon dolarlık satış yapmıştı. Müzik sektöründe küresel yapım şirketleri dijital dünyada çok gelişmiş bir düzeyde olan Çin, G.Kore, Japonya gibi ülkelere girmesi çok önemli. Çünkü bu ülkelerde dijitalleşme ilerlemiş durumda ve hali hazırda önemli bir müzik pazarı konumunda. Universal Music Group’un bu atılımı firmanın küresel pazarını epey arttıracak gibi.

-------------

TikTok’un Avrupa merkezi neresi olacak?

Avrupa pazarındaki varlığını güçlendirmek için ilk Avrupa veri merkezini kurmayı ve küresel genel merkezini Avrupa’ya taşımayı düşündüğünü açıklaması üzerine Almanya’nın “finans başkenti” olarak bilinen Frankfurt’tan TİKTOK’a çağrıda bulundu.

Frankfurt Belediye Başkanı Peter Feldmann, küresel internet merkezlerinden biri olduğunu ve çok sayıda veri merkezine ve birçok Çin sunucusuna ev sahipliği yaptığını söyledi. Feldman, açıklamasında Frankfurt’un bilişim teknolojisi şirketleri için ideal bir yer olduğunu söylerek TikTok’a yol gösterdi.

İlk veri merkezi İrlanda’da 

Bytedance şirketi, ABD dışındaki büyük pazarlarda TikTok merkezini yeniden kurmayı düşündüğünü belirten bir açıklama yapması üzerine pek çok Avrupa ülkesi bundan faydalanma planları yapmaya başladı. Sonuçta olay ciddi, TikTok’un yapacağı bu yatırım o ülkeye para getireceği gibi o ülkeyi önemli bir teknoloji merkezi de yapacak. Ekonomik piyasa dedikodularında Tiktok’un küresel anlamda Londra veya Dublin’i seçeceği konuşulurken Almanya’da atak geldi ve “bize de gelebilirsiniz” dedi. 6 Ağustos’ta TikTok, Avrupa’nın ilk veri merkezini İrlanda’da kurmak için 500 milyon dolar harcayacağını duyurmuştu. Ek olarak TikTok Avrupalı yaratıcıları içerik oluşturmaya teşvik etmek için 70 milyon dolarlık bir fon başlattı. Bu yatırım devam edecek. Bu merkezlerden biri de İstanbul olamaz mı? Gönül ister tabii ama bizim teknolojik anlamda bu ülkelerle mücadele etme gücümüz en azından şimdilik yok.

--------

Covid-19’un üretime etkisi bitti

Çin Ulusal İstatistik Bürosu tarafından temmuz ayına ilişkin ekonomik verileri açıklandı. Bu verilerde en çok dikkat çeken şey covid-19  salgınının etkili şekilde kontrol edilmesiyle fabrikaların yeniden üretimlerini arttırması oldu. Temmuz ayında sanayi üretiminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,8'’lik artış kaydedildi. Yılın ilk yedi ayında gayrimenkul yatırımları da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,4 arttı. Artış oranı, yılın ilk yarısında ise yüzde 1,9 olarak kayıtlara geçmişti. Öteyandan kentlerdeki işsizlik oranı temmuz ayında yüzde 5,7 olarak kayıtlara geçerken, haziran ayıyla aynı seviyede kaldı.