Dolar $
32.5
%0.23 0.07
Euro €
34.58
%0.18 0.06
Sterlin £
40.49
%0.1 0.04
Çeyrek Altın
4095.39
%0.47 18.8
SON DAKİKA
GÜNDEM Çarşamba 20 Ocak 2021 03:18

İŞ DÜNYASINDAN AŞI SONRASINA YATIRIM

Normalleşmenin aşılama süreciyle hızlanacağı ve 2021'in Türkiye ekonomisi için toparlanma yılı olacağı üzerine hazırlık yapan sektörler, artacak talep ve siparişlere göre istihdam, üretim, tedarik zinciri ve ticaret kanallarını yeniden düzenleyerek aşı sonrası sürece yatırım yapıyor.

İş dünyasından aşı sonrasına yatırım

Sedat YILMAZ

Türkiye ekonomisi ve iş dünyası aşılama sonrası yükselecek aktivite için bugünden hazırlık yapmaya başladı. 2021 yılını toparlanma yılı olarak planlayan iş dünyası istihdam, üretim, tedarik zincirleri ve ticaret kanallarını reorgenize ederek güç toplamaya çalışıyor.

Otomobil, beyaz eşya ve mobilya gibi ana sektörlerin tedarikçisi konumundaki hırdavat sektörü, iş dünyasındaki toparlanmayı ve hazırlığı en iyi gösteren alanların başında geliyor.

Hırdavat Sanayici ve İşadamları Derneği (HISİAD) Başkanı Çetin Tecdelioğlu, aşılama sonrası ekonomiye yönelik çalışmaları ve muhtemel beklentileri Analiz Gazetesi’ne değerlendirdi. Çetin Tecdelioğlu, bu yılın hem hırdavat sektörü hem de Türkiye ekonomisi için bir hazırlık ve toparlanma yılı olacağını ve aşı çalışmalarının yaygın bir uygulamaya geçmesiyle normalleşme sürecinin hızlanacağını söyledi.

Aşılama sonrası normalleşme ile birlikte beyaz eşya, otomotiv ve mobilya sektörlerinde ciddi bir talep artışıyla karşılaşacaklarını gördüklerini, ana sektörlerin önemli tedarikçisi durumundaki hırdavat sektörünün de bu ekonomik hareketlenmeden olumlu etkileneceğini bildirdi.

İhracat hedefi 9 milyar dolar

Tecdelioğlu, 2019 yılında 8,2 milyar dolar ihracat gerçekleştiren hırdavat sektörünün pandemiye rağmen 2020 yılında 8 milyar dolara yakın bir ihracat yaptığını, bu yılki ihracat hedeflerinin 9 milyar dolar olarak belirlediklerini dile getirdi. HISİAD Başkanı Tecdelioğlu, 1 milyar dolar ticaret fazlası veren hırdavat sektörünün daha yüksek katma değerli üretim ve yerli girdi kullanımının artmasıyla bu fazlayı yukarılara çekmeye çalıştıklarını kaydetti.

Dış ticaret açığının kapanması ve fazlaya dönülmesi konusunda ithal ikamenin önemine vurgu yapan Çetin Tecdelioğlu, vergi getirilen ürünlerin tamamında ithalatın sona ermesinin mümkün olmayacağını ancak pek çok üründe yerli üretimin gerçekleştirilebileceğini söyledi.

İthal ikamede yerli üretimin desteklenmesini isteyen Tecdelioğlu, “Örneğin elektrikli el aletlerinin üretiminde kullanılan küçük motorlar ülkemizde üretilmemektedir. Bu konuda dışarıya bağımlılığımız devam etmektedir. Ancak bu yolda atılacak her adım, kat edilen her mesafe sektörümüz ve ülkemiz için çok önemlidir. İthalatın tamamen sona ermesi, ürünün yurtiçinde üretilebilmesinin dışında kur, ham madde tedariki, talep miktarı gibi diğer parametrelere de bağlı olacak” dedi.

Kapanan bir tane fabrikamız yok

Tecdelioğlu, aşılamayla birlikte ekonomide olduğu gibi hırdavat sektörü olarak çarkların hiç durmaması dönemine girildiğini belirterek, “Fabrikalarımız Sağlık Bakanlığı tarafından bizlere gönderilen kurallara gerek sosyal mesafe gerekse yemekhane gibi konularda son derece uyum sağladı. Biz bu dönemde hırdavat sektörü olarak üretime devam ediyoruz. Kapanan fabrikamız yok. Kapasite oranlarımız da giderek yükseliyor” dedi.

Hırdavat sektöründe katma değerli ürün üreten KOBİ’lerin yoğunlukta olduğunu, yüksek katma değer oluşturma noktasında yeni bir teknoloji merkezi kurma hazırlığında olduklarını dile getiren Çetin Tecdelioğlu, “İngiltere’ye hırdavat sektörü yıllık 500 milyon dolara yakın ihracat yapıyor. Serbest ticaret anlaşmasıyla birlikte bu 1 milyar doları aşar. Bugün Avrupa, ABD, Latin Amerika, Kuzey Afrika ve Uzakdoğu’da birçok ülkeye ihracatımızı ayrı ayrı çok rahat 1 milyar dolara çıkarabiliriz. Bunun için bu ülkelerle serbest ticaret anlaşmaları (STA) yapılması gerekiyor” şeklinde konuştu.

HISİAD Başkanı Çetin Tecdelioğlu ise, “Yeni normal sürecinin iki yıl süreceği konuşuluyor.  Bu karar hırdavat sektörünü ihracat özelinde motive edecektir. Sanal mağazalarımızı 365 gün açık olacak şekilde daimî fuar niteliğinde açık tutmak durumundayız.  Bununla ilgili dijitalleşmeye yatırım yapmak zorundayız. Diğer yandan THY’den de e-ihracatımızın lojistik kısmı ile ilgili iş birliği ve destek beklemekteyiz” dedi.

hisiad-1

Hazırlıkları hızlandırdık

Dış ticaret açığını azaltmak için yerli üretimin yanında İngiltere ile imzalanan serbest ticaret anlaşmalarının  (STA) dünya geneline yayılmasını isteyen HISİAD Başkanı Çetin Tecdelioğlu, özellikle pandemi sonrası Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesinde (MENA) çeşitli işbirliği ve STA’nın yaygınlaşmasıyla ihracata pozitif bir ivme kazandırabileceği görüşünde olduklarını anlattı.

Türkiye’nin MENA bölgesiyle yıllık ihracatının yaklaşık 40 milyar dolar olduğuna dikkat çeken Çetin Tecdelioğlu, halen devam eden Lübnan ve Katar ile yapılacak STA’ların onay süreçlerinin tamamlandıktan sonra Türkiye’nin kısa vadede önemli bir avantaj elde edeceğini dile getirdi.

Tecdelioğlu, MENA bölgesiyle ilgili hırdavat sektörünün de boş durmadığını, hırdavat endüstrisine teknoloji ve kapasite yatırımlarını artırarak bölgenin talebinin karşılanması için ülkeler arası ilişkilerin güçlendirilmesinin önemli olduğunu söyledi. Tecdelioğlu, HISİAD olarak aşılama sonrası için istihdamdan, teknik alt yapıya, eğitimden, Ar-Ge ve Ür-Ge’ye kadar her türlü tedbiri aldıklarını ve pandemi sonrası için hazırlıklarını hızlandırdıklarını kaydetti.

Tecdelioğlu, hırdavat sektörünün mobilya ve beyaz eşya gibi birçok sektöre mal verdiğini halen yüzde 18 olan KDV oranını yüzde 8’e indirilmesini istediklerini belirtti. Tecdelioğlu, KOSGEB’in yüzde 85 hibesi olduğunu, ihracatın artırılmasına yönelik proje gösterildiğinde her firmanın KOSGEB’de 300 bin lira parasının olduğuna dikkat çekti.

Tedarik zincirleri değişiyor

Pandeminin iş dünyasına öğrettiği en önemli şeyin dijitalleşme olduğunu, Türk iş dünyasının da bu alana önemli yatırımlar yaptığını ve pandemi sonrası için de yatırımlarını artırıp hızlandırdıklarını belirten Çetin Tecdelioğlu, “Birçok ülke gibi Türkiye’de de dijitalleşmeye ciddi yatırımlar yapılıyor. Örneğin pek çok uluslararası fuar sanal ortama taşındı. Artık kimse pandemi geçse bile ticaret ortamının tamamen eskiye dönmesini beklemiyor. E-ticaret ve e-ihracat konusunda sektör firmalarımız kesinlikle değişime ayak uydurmalılar. E-ticareti ürünlerinin nitelikleri dolayısı ile daha önce düşünmemiş olan firmalarımız bile şu an bu kararlarını gözden geçirme ve bu konuda yatırım yapma durumunda” dedi.

Dijitalleşmede hırdavat sektörüne bağlı firmaların alt yapılarını bir an önce tamamlamaları gerektiğini dile getiren Çetin Tecdelioğlu, “İDDMİB işbirliği ile firmalarımızı dijital platforma taşıyacak  www.türkishhardware365.com sitesinin çalışmalarına başladık, çok yakında aktifleşmiş olacak. Sanal mağazalarımızı 365 gün açık olacak şekilde daimi fuar niteliğinde açık tutmak durumundayız” dedi.

Dijitalleşmeden sonra diğer önemli konunun tedarik zinciri olduğunu, pandeminin her ülkede gösterdiği farklı etkilerle tedarik zinciri üzerinde değişimlere yol açtığının gözlendiğinin altını çizen Tecdelioğlu, gelişmiş ülkelerdeki yüksek ekonomik daralmaların ticarette seyrin değişmesini beraberinde getireceğini belirtti. Çetin Tecdelioğlu, “Örneğin yüzde 33 ile rekor seviyede küçülen ABD ve yüzde 12 küçülen Avrupa Birliği Bölgeleri küresel olarak ticaretin seyrinin de değişmesine sebep olabilecek. Bu gelişmeleri iyi analiz edip sektör olarak buna göre aksiyon almamız gerekiyor” diye konuştu.

hisiad-2

Çağa ayak uyduran ürünler

Tecdelioğlu, “Pandeminin zarar verdiği sektörler olarak pazar çeşitliğimizi arttırmalıyız ayrıca, gelişen teknolojiye uygun, ülke olarak e-ticaret, e- fuarlar, e-mağazalar, sanal heyetler gibi yenilikçi teknolojilerden sonuna kadar faydalanmalıyız. İhracatçı firmalarımıza dijitalleşme konusunda destekler arttırılmalı, sanayi ve ticaret odalarında e-ihracat komiteleri kurulmalı, ihracatçı birliklerinde ise e-ihracat birliklerinin kurulması yönünde çalışmalar yapılmalı” diye konuştu.

Yüksek katma değer üreten ve daha ileri noktaları hedefleyen hırdavat sektörünün stratejik planlamasında yer alması gereken en önemli konunun Ar-Ge ve inovasyon olduğunu belirten HISİAD Başkanı Çetin Tecdelioğlu, “Mesela alt ürün gruplarımızdan kilit ürün grubuna bakıldığında geleneksel anahtarlı kilit sisteminden kartlı, sensörlü sistemlere geçiş var. Üye firmalarımızdan bazıları yaşanan bu süreçte antimikrobiyal ürünler ürettiler. Salgında virüs bulaşma riski yüksek olan kapı kolları bugün sınıf atladı ve antimikrobiyal hale geldi. Dolayısıyla sektörün her alanında, her grubunda yaşanacak değişimlere karşı hazırlıklı olmak durumundayız. Bu tür yaklaşımlar sadece hırdavat değil tüm sektörlerin yapması gereken adımlar” dedi.

Lojistik depolar artık çok önemi

 

Pandemi sürecinde hızla büyüyen pazarda yer almak için lojistik depoların oluşturulması ve e-lojistik pazarından pay alınmasının önemine vurgu yapan Çetin Tecdelioğlu, e-ihracatın lojistik kısmıyla ilgili Türk Hava Yolları’ndan (THY) işbirliği ve destek beklediklerini söyledi.

İhracatın daha da artırılması için sektör için enerji maliyetlerini hafifletecek destekler istediklerini dile getiren Tecdelioğlu, “Hırdavat Sektörü olarak vasıflı çelik kullanıyoruz. Bunun yanında bakır, alüminyum, paslanmaz metallerimiz var. Bu metaller üzerindeki enerji oranı üretmek için çok yüksek. Biz bu alanda dışarıya bağımlıyız. Doğalgazın yerli ve milli olması bir fırsat oluşturacak. Enerji maliyetlerimizin düşecek olması sektörümüzde ihracatı daha da artıracak” şeklinde konuştu.

Diğer yandan birçok ana sektörün tedarikçisi olan hırdavat sektörünün üretime yönelik ihtisas sanayi bölgeleri oluşturulmasını talep eden HISİAD Başkanı Çetin Tecdelioğlu, “Nitelikli iş gücü konusunun çözümünün de stratejik planlamada yer alması gerekiyor. Daha inovatif ürünler elde etmemizin yolu bu ürünleri ortaya çıkarak iş gücünü desteklemek ve eğitmektir. Biz HISİAD olarak bu konuda firmalarımızın katkısı ile ihtiyaç analizi de yaptık ve mesleki eğitim ihtiyacını tespit ettik. Bu konuya da çözüm bulmak adına İstanbul Gedik Üniversitesi’nin de iş birliği ile HISİAD Akademi Kariyer Platformunu kurduk. Bu platformla sektörümüzdeki bu ihtiyaç üniversitelerimizin de desteği ile giderilmeye çalışılacak. Üniversite ve Sanayi arasında HISİAD bu platform sayesinde bir köprü görevi görecek” bilgisini verdi.

Hayatın gerçeklerine göre tasarım

Sektörde ürünleri ortaya çıkarırken yaşanan hayatın gerçekleri doğrultusunda projeler ve programlar üretilmesi gerektiğini belirten Çetin Tecdelioğlu, dernek olarak bundan sonra evdeki işler dahil kendimize yeten bir eğitim programını gündeme almak istediklerini söyledi.

Bir evi dekore etmek gibi hem eğitici hem bilgilendirici hem de uygulamalı platformlar oluşturmak gereğine vurgu yapan Tecdelioğlu, “Diyoruz ki, deprem öldürmez, eşya öldürür. Doğru. Peki bununla alakalı ne yapıyoruz. Depremde eşyalarımızdan kendimizi koruyacak tedbirler alabildik mi? İşte HISİAD olarak TRT ile görüşüp bununla ilgili bir program yapma isteğimiz var. Hırdavatçılar olarak Ar-Ge tasarımda özgün yönleri görerek hayatın gerçekleriyle hareket etmek istiyoruz. Dolayısıyla hırdavat sektörünü ön plana çıkartırken insanlardaki duyarlılığı da artırmamız gerekiyor” dedi.

Kamuoyunda hırdavat sektörünün önemini ortaya koymak için HISİAD’ı kurduklarını, Ticaret Bakanlığı, DEİK, TİM ve KOSGEB gibi kurumlarla ilişkileri artırdıklarını anlatan Tecdelioğlu, “Bugün kamu ve özel sektördeki birçok kurum ve kuruluşlarla işbirliği halindeyiz.  Temsiliyet gücümüzü bundan sonra yapacağımız proje, etkinlik ve uygulamalarla daha da kuvvetlendirmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.  

ABONE OL

EN ÇOK OKUNANLAR